Ebegümeci Adası’nın sakinleri arasına yeni birisi katılır ve Bilgecik’te yaşayan herkesin hayatı kısa sürede değişir.
Zoey küçük yaşta annesini kaybeder ve annesinin ölümünün ardından dünyada tam anlamıyla yalnız kalmıştır. Annesini tanımak ve bir bağ kurmak için annesinin Ebegümeci Adası’ndaki eski evine yerleşir. Şimdiye kadar hiç arkadaşı olmayan Zoey burda yeni komşularıyla arkadaş olur burada hem arkadaşlarına musallat olan hayaletlerden hemde kendi hayaletinden kurtuluyorken, hikayelerini de tekrardan yazmaya başlıyorlar.
Yemek yapmanın sevgi gibi iyileştirdiği sımsıcak bir hikaye ben okurken çok keyif aldım.
Herkese iyi okumalar.
