Sabitlenmiş gönderi
"Başlangıçlar öyle tehlikeli zamanlardır ki."
İthaki yayınları
Nasıl olur da insan bir şeyi
Kendisinden daha çok sevmeye kalkar?
Sayfa 35 - Terentius, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Birçok şeylerin zannettiğimden daha ehemmiyetsiz, basit olduğunu görüp kendi heyecanımdan utanırım... Belki...
Sayfa 47 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Okur Takip Önerileri
İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor.
Sayfa 46 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Evet, karım ve kızım... Ama işte o kadar...
Sayfa 39 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Onun yaşadığı yerde yaşamak, onun gibi yaşamak demek değildi.
Sayfa 37 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Onun sessiz sedasız yaşayışı, tahammül edişi, insanların zaaflarına merhametle ve edepsizliklerine eğlenerek bakışı kâfi bir irade değil miydi?
Sayfa 33 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rasgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar.
Sayfa 32 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Onu gece vakti sokaklara düşüren acaba içinin bu boşluğu, hayatının bu gayesizliği değil miydi?
Sayfa 36 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
Hiç de fena insanlar değillerdi. Yalnız boş, bomboş mahluklardı... İçlerinin esneyen boşluğu karşısında ancak başka başka insanları istihfaf ve tahkir etmek, onlara gülmek suretiyle kendilerini tatmin edebiliyorlar, şahsiyetlerinin farkına varıyorlardı.
Sayfa 28 - Yapı Kredi Yayınları, 80. Baskı
İnsanları, kendi cinslerinden biri üzerinde kudret ve salahiyetlerini denemek kadar tatlı sarhoş eden ne vardır?
Sayfa 20
Doğarsın ve ölürsün arada bir hayat olduğunu fark edersen yaşarsın.
Metin Üstündağ
İnsanlar arasındaki münasebetleri tanzim eden amiller ne kadar gülünç, ne kadar dıştan, ne kadar boş ve bilhassa asıl insanlıkla ne kadar az alakası olan şeylerdi...
Sayfa 16
