Harun mert
@Birkitapbirpencere
SBKY/HİTİT
İstanbul
Manyas
629 okur puanı
Ağustos 2017 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
"Aklını başında taşıyan, kimi beklediğini bilir, ama aklını gönlüne hapseden, kimi beklediğini nereden bilsin."
Sayfa 123Kitabı okudu
Çünkü sırlar, sabır denizinin dibinde saklıdır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Eşitlik, dostluk, demokrasi... bunlar hep zayıfların uydurduğu saçmalıklar. Çünkü onların yaşayabilmek için bu gibi kavramlara ihtiyacı var.
Sayfa 72Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Ah unutulmuşluk, terk edilmişlik... Ah yalnızlık! Meğer ne değerli kavramlarmış bunlar.
Sayfa 23Kitabı okudu
o sinsi gülüş...
-Bilmiyorum... ama o bize benzemiyor. Durmadan sırıtıyor Bence içinde kurtlar var onun. Bu yüzden gülümsüyor. İri beyaz kurtlar beynini kemiriyor."
Sayfa 243Kitabı okudu
«Dikkat et, düzelecek'demiyorum. İnsan ırkı düzelmez.">
Sayfa 170Kitabı okudu
Belki de Cehennem'de bile merhamet vardı.
Sayfa 190Kitabı okudu
Erkekler sınırsız derecede şehvet düşkünü vahşilerdir.
Sayfa 127Kitabı okudu
Kusursuz, güllük gülistanlık bir dünya masalı koca bir yalandır.
Sayfa 122Kitabı okudu
Bir kamuflaj yöntemi de, bütün suçu bir başkasına yüklemektir. Böylece, başkalarının sana gerçekten yaptığı şeylerle ve senin kendine yaptığın, hâlâ da yapmakta olduğun şeylerle yüz yüze gelme zorunluluğundan kurtulmuş oluyorsun."
Sayfa 96Kitabı okudu
Cehennem'in eşiğine gelmiş kişilerin şeytandan ödü kopuyordu, zaten cehennemin içinde olanlar içinse şeytan özel biri değildi yalnızca başka biriydi, o kadar.
Sayfa 82Kitabı okudu
Bazen, diye düşündü Dr. Fried üzgün üzgün, dünya birtakım kurumlarında bulunan insanlardan çok daha hasta oluyor.
Sayfa 21Kitabı okudu
"Patasana'nın tabletleri gibi binlerce belge bulup çıkarsak yine yararı olmaz Esracığım. İnsanoğlu çok aptal bir yaratık."
Sayfa 380Kitabı okudu
324
"Sevdalanmış" dedi Esra masaya otururken. Arkadaşını mazur göstermek istiyordu: "Sevda da bir tür deliliktir."
Sayfa 324Kitabı okudu
Kadim Fırat
"Büyükbabam Fırat'a baktığında, suların ışıltısında, içimizdeki sevincin sırrını görürdü, babamsa Fırat'ta bizi düşmanlarımızdan daha üstün kılan gücü görürdü; zeytini nohudu, buğdayı, kayısı ve üzümü görürdü. Büyükbabama, 'Firat nedir?' diye sorduğunuzda, 'Gündüzleri sevgilinin gözlerine yansıyan ışıktır' derdi, 'Geceleriyse sevgilinin çözülmüş siyah saçları.' Babama sorsanız alacağınız yanıt belliydi: 'Düşmana kaptırılmaması gereken bereketli bir sudur Fırat."
Sayfa 322Kitabı okudu