Erdoğan pek okula uğramadı; geceden geceye nadir gittiği okulda sadece sınavlara girdi. Okul arkadaşlarıyla merhabanın ötesine pek yakınlık kurmadı. Sosyalleşmedi. Bu nedenle yüksekokul yaşamından bir fotoğrafı bile yok.
Evlendi, koca oldu; bebekleri doğdu baba oldu; futbolcu oldu; MSP'nin Akıncı'sı oldu.
Ama...
Hiç üniversiteli olmadı. Kağıttan bir diploması olsa da!
Oluş'undaki her bir değişimle beraber, farklı bir dünyada yaşayan farklı bir insan olursun. İçsel durumlarındaki en ufak bir değişimle, eş zamanlı olarak, geçmişin, geleceğin ve bütün evren değişecektir.
MSP meclise girmekle kalmadı; CHP ile koalisyon hükümeti kurdu.
Cumhuriyet tarihinde İslamcı bir parti ilk kez iktidara geliyordu! Bunu sağlayan parti ise cumhuriyetin kurucusu CHP idi. Çok partili siyasal yaşamı başlatan CHP, MSP'yi de iktidar ortağı yaparak toplumsal uzlaşmayı sağladığını düşünüyordu...
Resmi Tarihçilere göre, Erdoğan transfer teklifini babasına söyledi ve "red" yanıtı aldı! Erdoğan da iki gün kara kara düşünüp Fenerbahçe'ye kararını bildirdi; "Gelmiyorum."
CHP, 14 Mayıs 1950 seçimlerini, İslamcı çevrelerin, "Türkiye'nin ilk İslamcı başbakanı" dedikleri Günaltay'a ve onun dinsel ağırlıklı icraatlarına rağmen kaybetti! Yani, masa başında hazırlanan "siyaset mühendisliği" işe yaramamıştı!