Doğruyu öğrenene kadar, insan yanlışın kölesidir.
Aşk böyledir.. Baskına gidiyorum diye evden çıkarsın, bozguna uğrayıp dönersin.
Cennete gideceğini sanan kişi sayısı arttıkça, insanlıktan hızla uzaklaşılıyordu.
Sayfa 10Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Tanrının , her seferinde yolumu kesmesini, istediğim tek sey günlük ekmeğim olduğu halde her şeyi mahvetmesini asla anlayamıyordum.
Sayfa 22Kitabı okudu
"...Herkesin daha iyi yaşayabilmesi için siz daha kötü yaşamakla işe başlıyorsunuz. "
Sayfa 158Kitabı okudu
Akşamları kapanan kapılardan aceleci, mutlu insanlardan gelen bağrışlar da duyulmuyordu . Yer yer çocuk sesleri ve neşesi vardı ama her zamanki cıvıltıdan daha solgundu.
Sayfa 362Kitabı okudu
Zaten Müslümanlar arasında karantinaya alınmak, doktorların önerisi ve inzibatlarin yardımıyla Kale'ye tecride tıkilmak, zindana müebbet hapse yollanmak gibi bir şey olmuştu.
Sayfa 242Kitabı okudu
Kaderci kişi tehlikeyi bilebilir ama Allah'a sığındığı için tedbir almaz. Teslimiyete kapılan umutsuz ise, tehlikeden habersiz gibi davranır, kimseye sığınmaz ve güvenmez.
Sayfa 244Kitabı okudu
"Aslında hiçbir vali, mutasarrıf, esnaf, zenginler, hiç kimse karantina istemez. Durup dururken her zamanki eski güzel hayatlarının sona erdiğini hatta ölebileceklerini kimse kabul etmek istemez. Hatta rahatını bozan kanıtlara direnir, ölümleri inkar eder, ölenlere kızar. "
(Ilber Hoca'nın dediği ,Orhan Pamuk Türkçe bilmez, lafının kanıtı gibi olmuş bu cümleler.:)
Sayfa 100Kitabı okudu
Bütün cinayetler bir fayda olsun diye işlenmez. Bazı cinayetler adaletsizlikten, çaresizlikten işlenir, bazen de insanlar hiç planlamadıkları halde , bir anda ,tesadüf sonucu katil olabilirler.
Sayfa 100Kitabı okudu
Hindistan'dan Hicaz'a giden her gemide her zaman bu helâların başında uzun kuyruklar oluşur, kavgalar çıkar; bazı hacılar dalgalı gecelerde asma kenefte işlerini görürken Arap Denizi' ne düşüp vahşi köpek balıklarına yem olurdu.
Sayfa 71Kitabı okudu
Dünyadaki veba ve koleranın kaynağı Çin ve Hindistan, dağıtım merkezi ise Osmanlı Devleti'nin Hicaz vilayetiydi. Osmanlı Imparatorluğu'nun çeşit çeşit köşesinde doktorluk ve karantina uzmanlığı yapan ister Hristiyan, ister Müslüman, isterse Yahudi bütün doktorlar bu iddianın tıbbi olarak ne yazik ki doğru olduğunu derinden bilirlerdi.
Sayfa 69Kitabı okudu
Padişah Abdülhamit bugün "siyasal Islam" dediğimiz şeyi kendi kendine keşfediyordu.
Ama opera ve polisiye roman seven Padişah Abdülhamit samimi ve tutarlı bir cihatçı ve Islamcı da değildi. "
Sayfa 30Kitabı okudu
"Bak benim kırk kere fotoğrafım da var kalbimle yan yana
İşte burada dağlarım çok üzgün
Burada hayatı sevme tehlikesi geçirmişim ben”
"Derler ki
ruhunda kocaman şüphe
kalbinde kara bir lekeyle
doğarmış insan..
İnsan, yani biri diğerini
kör kuyularda merdivensiz bırakandır..”