“İnsanlar değişmek zorunda. Pislenirlerse banyoya götürürsün onları, güzelce yıkarsın, temiz giysiler giydirirsin, iyileşirler. Öyle işte… Peki ama ruhlarını nasıl temizleyeceksin? İşte asıl önemli olan bu.”
“Bu insanlar yaşamın onları her zamanki ağırlığıyla ezmesine alışmışlardı ve herhangi bir iyileşme beklemedikleri için her türlü değişikliğin yaşamlarını yalnızca daha da zorlaştıracağını düşünüyorlardı.”
Öncelik Mahir Ünsal Eriş okumaya çok büyük bir beklentiyle başladığımı söyleyebilirim. Çok uzun zamandır da kalemini merak ediyordum. Görüldüğü üzere kitabın adı da pek ilgi çekici, gel beni oku diyor. Diyor demesine de bu kadar devrik cümle biraz fazla olmamış mı ya? Kitabın ortasından sonraki hikayelerde devrik cümleler biraz daha azalmış ama ilk hikayelerde okumayı zorlaştıracak kadar fazla kullanılmış. Mahir Ünsal’ı çok fazla okuyucunun sevdiğini biliyorum bu yüzden kafamda hemen bir yargıya varmayacağım ve diğer eserlerini de okuyacağım. Belki çok büyük bir beklentiyle başladığım içindir ki beklentimi karşılamadı bu eser. Asla kötü diyemem sadece benim beklentimi karşılamadı, beni içine çekemedi. Zaten ben de bu sebeple diğer eserlerini de okuyacağım. Birkaç eserini daha okuduktan sonra bana hitap edip etmediğine karar vereceğim :)
“Kimseye ait olamamış insanlardık çünkü biz. En yakınlarını nemli çukurlara ya da çok uzaklara erken saklamış, sevgisizlikten ve sürekli birilerinin gitmesinden korkup kimseyi sevmeyişimizle perişan olmuş zavallılardık.”