Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuana can

Mutsuz kişi, modern vebaya yakalanmış demektir, cüzamlı gibi davranılır ona, insanlar ondan uzak durmayı tercih ederler.
Reklam
Ne kadar çok insan, sırf mutlu olmaları gerektiğine inandıkları için mutsuz oluyordur acaba? Peki ya mutsuz olan ve sadece bununla değil bir de tüm toplumun mutluluktan mest olmuş görünmesiyle baş etmek zorunda olan onca insana ne demeli? Görünüşte mutlu olanlar mutluluklarında ısrar ettikçe, mutsuzlar kendileri dışlanmış hissetmezler mi?
Mutsuzlar öylesine sindirilirler ki, durumları hakkında konuşmaya hatta düşünmeye bile cesaret edemez olurlar, çünkü her şeyi pozitif görmeleri gerekiyorken negatif düşüncelere kapılmış olacaklardır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Dünya çapında yapılan mutluluk araştırmalarına bakılırsa, bu gezegeni dolduran bütün o mutlu insanlarla bir irtibat kurabilmek mümkün olmayacak asla.
Sadece hayatta kalmak ve ödevlerin ifası değil de mutluluk olabiliyorsa insanın meselesi, bu büyük bir kazanımdır. Peki ama ya mutluluğun kendisi ödev haline geldiyse?
Reklam
... çünkü mutlu son diye bir şey yoktu, uzun vadede bütün hikayeler mutsuz biterdi.
"Ne düşünüyorsun oğlum?" diye sordu Suzan. Her zamanki gibi Selim'in tam arkasında durmuştu, elinde gümüş çerçeveli bir fotoğraf tutuyordu. "Öyle çok şey var ki aklımda, düşünemiyorum anne." "Seninki düşünmek değil, dertlenmek o zaman yavrum" dedi Suzan bir elini Selim'in omzuna koyarken. "Dertlenme, tamam mı? Bak, çöker gidersin, dertlenme."
Simli ojeler sürdüm yalnızlıktan sıkıldığımdan. Müsveddesi gibi şimdi tırnaklarım, Yıldızlı bir gecenin. · Didem Madak
Neyse işte, dün gece ansızın uyanınca anladım: Vaktiyle bir rüyaya malzeme olacak kadar muhteşem yaşamışız. Şimdiyse bir kabusun ortasındayız. "Medeniyet dediğin kibrit çakmayı bile unutturur adama" deyip dururdun ya oğlum, daha da betermiş. Bırak kibriti, kendimizi unuttuk.
Eskiden hayatımın parçası olan çoğu şey ruhumu terk etti.
Reklam
Çünkü öyle güzel bir kafaydı ki çocukluk mereti, bugüne kadar ne içtiysem, ne denediysem, hiçbiri beni tekrar oraya götüremedi.
... hatıraların nerede başlayıp nerede bittiğini kestiremiyorum artık.
"Birçok insan, mutlu olduğunu bilmediği için mutsuzdur" demiş Dostoyevski.
Herkes o kadar birbirinin aynısı ki, gelenler gidenleri ya da gidenler gelenleri aratmıyor. Galiba bu yüzden, kalabalığın yalnızlıktan bir farkı yok.
433 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.