Kurdun kuşun dilinden anlayan Hz. Süleyman zamanı.. Ülkenin birinde ihtilal olur kraliçe bebeğini hizmetkarına bırakıp kaçmak zorunda kalır. Hizmetkar bebeği besler, büyütür, sever, gözünden sakınır.. Derken kraliçe birgün döner gelir oğlunu ister ama onca yıl bakan, kendini ana belletmiş kadın vermek istemez çocuğu. İş Hz. Süleyman'a gider. Süleyman meydana bir daire çizdirir çocuğuda ortasına koyar. Her biriniz bir kolundan çekeceksiniz, kim çekip alırsa oğlan onundur. Kadınlar başlar iki yandan çekiştirmeye.. Bir zaman sonra bakıp büyüten kadın çocuğun canının yandığını farkeder. Evladımın kolu çıkacak başına bir iş gelecek en iyisi bırakayım yanımda olmasada varsın yaşasın diyerek bırakır. Kraliçe çekip alır çocuğu. Hz. Süleyman çocuk hizmetkarındır çünkü bakıp büyüttüğü canından aziz bildiği evladının canı yanmasın diye bırakmıştır kolunu der.. Yaşaması için ayrılığa katlanan Zilha, evlat acısını Samir bebekte dindirmeye çabalayan Mesude.. Analık en çok kanla sulanan topraklarda zor.. 😔