"Sana karşı bazen garip duygularım oluyor. Hele sen böyle şimdi gibi yanımdayken. Sanki sol kaburgalarımın altında senin küçük vücudunun aynı yerine sımsıkı, kördüğüm halde bir ip var."
Her şey için harcamaya kıyamadığı kendine özgü gülümsemesi ile bana baktığı . Bu gülümseme de bir duygu güneşi vardı ve ışığını benim üzerime serpmişti.
İçten duyulan nefret kolayca yerinden sökülemezdi. O taş gibi, şefkate kapalı, gözyaşıyla yumuşamayan gözlerinde, beni sonuna kadar kötü bir insan seveceğini görüyordum. Çünkü benim iyi olduğuma inanmak onu memnun edemez ,aksine utandırırdı.
Yüreğim yine sızlıyor, kendi yeryüzünde hedefsiz gibi dolaşan bir insan olarak hissediyordum. Ama kendime olan güvenim artmıştı. Ezilmekten o kadar korkmuyordum. Bana yapılan haksızlıkların açtığı o büyük yere artık kapanmış, içimdeki öfke ile de sönmüştü.
Bütün yüreğini, benliğini dolduran sevgiyi, böyle bir armağanı istemeyenin, bunu hor görecek olanın önüne sermeyecek kadar saygı göstermelisin nefsine."
"Bir kadın, içinde tuttuğu karşılık görmeyen bir aşkın alevlenmesine izin verirse delilik yapmış olur. Böyle bir aşk kendisini besleyen yüreği kemirir. Harap eder. Açığa çıkarsa, karşılık da görünce, insanı içinden çıkılmaz kötü yollara sürükler."
"İnsanlar bazen birbirlerine karşı doğal bir şekilde ısınırlarmış. Ben de iyi kalpli perilerin varlığına inanıyorum. En garip masallarda bile gerçek bir şeyler vardır. Benim sevgi sevgili koruyucum, iyi geceler."