...bu da yetmiyormuş gibi gözlerimizi içimizi gören birer aynaya dönüştürdük, sonuçta gözlerimiz, ağzımızla inkar etmeye çalıştığımız şeyleri çoğu zaman hiç çekincesiz gözler önüne serer hale geldi.
“Ben öldükten sonra getireceğiniz çiçeği çöpe atın. Mezar taşları çiçekten anlamaz. Vaktinde gelmeyen hiçbir şeyin önemi yok.” diyor ya şair. Aslında insanın insanda ziyan olduğunu anlatıyor. Şeyh Edebali’nin bir duası var; “İnsana rast gelesin.” Bunca kalabalık arasında rast gelemediğimiz insanlara
Cepte sürekli yer kaplayıp ağırlık yapan, insanların kurtulmak için taklalar attığı nesneler; yani bozuk paralar, biziz aslında.
Hepimiz, cepte kalan bozuk paralarız bir yerde. bazen, değerimiz ne olursa olsun temelde bir alışveriş olan hayatta önemli bir konumda oluruz ve bir şeyi tamamlarız; bazen de o paralar gibi değersiz oluruz, kimse bize elini bile uzatmaz. cepte kalan insanlarız biz, başkalarına ulaşmayı bekliyoruz aslında.