Bize gelince... Biz, halka yaltaklanarak iktidar koltuğuna kurulanlara değil, halkı HAKKA inandıran, kendisiyle beraber onu inandığına esir eden hakimiyete tutkunuz; hakikate esaretin insanlığına.
Bütün dünyayı sevmeye hazırdım, beni kimse anlamadı: Ben de nefreti öğrendim. Şenliksiz gençliğim, kendimle, dünyayla dalaşmakla geçti; en güzel hislerimi alay edilmekten korkarak, içimin derinliklerinde sakladım: Onlar da orada öldü.
Bu yüzden de hep masa başında duran deha ölüme veya çıldırmaya yazgılanır. İşte, canlı bir gövde, monoton yaşama, eylemsizliğe terk edilirse kalp yetmezliğinden ölümüne sebebiyet verir.
Bu kitap, lise çağlarında abartılı tarih kitaplarıyla beyinleri bulanmış savaş çığırtkanlığı ve militarizm sempatizanlığı yapan bütün gençlere zorla okutulmalı. Savaş, kimin haklı kimin haksız olduğunu belirlemez kimin daha güçlü olduğunu belirler. Savaşın, kazananı yoktur...