Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Nisanur
Nisanur
@Fikirkabugu
Öğretmen
İstanbul
89 okur puanı
Şubat 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Yazarın ismini daha önce duymamıştım ama bu sene içinde kitabı birkaç yerde görünce okumak istedim. Uyuşturucu ve bağımlılık gençler arasında çok yaygındır ve bununla ilgili birkaç seminere de katılmıştım. Kitapta beni çeken özellik yazarın kendi duygularından ve hayatından bahsetmesi. Çok acılı bir hayat öyküsü var yazarın. Okurken çoğu zaman üzüldüğümü ve aklımdan atamadığım birkaç şey oldu. Ama yazarın buna rağmen kendini kurtarmak adına hep bir şeyler yapması beni etkiledi. Ve uyuşturucudan beynimdeki düşman diye tabir etmesi ilgi çekici. Hastalıktan kişiyi mesul tutmuyorlar ama iyileşmekten kişiyi mesul tutuyorlar bundan çok etkilendim. Yazarın birçok yerde hayat hikayesini anlattığı video da var. Bilinçlenmek istiyorsanız okumanızı tavsiye ederim. Bağımlılık ile ilgili mücadele ve eşlere yazıları da var kitabın sonunda. Kendisi gençleri bağımlılıktan kurtarma adına çalışmalar yapıyor bu çok güzel bir şey. Birine dokunmak ve sizin sayenizde bu kişiyi hayata döndürmek paha biçilemez bir duygudur eminim ki.
Kitabın ferahlatıcı rahatlatıcı bir etkisi var. Konusu içeriği biraz klişe gibi geldi bana önce. Ama zamanla okudukça içinize işlediğini fark ediyorsunuz kitapta geçen cümlelerin. Aslında ihtiyacımız olan ve duymayı istediğimiz cümleler var kitabın içinde. Biraz da bizi içimize yönelmemiz ve ihtiyacımız olan o inanca, hakka yönelişimize yönlendiriyor. Kısacası iyiye, doğruya ve güzele yöneltiyor.
Hamza kitabı, Fuardan öylesine aldığım, kitaplıkta bir köşeye attığım garip bir kitaptı benim için :)
Çok da okunası bir kitap olduğunu düşünmüyordum ama kitabın isminden neler çağrıştırdığını tahmin edebiliyordum. Hoşuma gittiği için aldım herhalde diyorum kendi kendime :) vallahi kuzenim kitaplığımdan çekip almasa haberim olamayacak bu kitabın
Okur Takip Önerileri
Zweig eserleriyle çok kaliteli bir yazar. Bu kitabı internetten keşfettim ve arkadaşıma da hediye ettim. Kitabı çok beğendiğini söyledi. Kitap kurgusu çok güzel sırf kurgusu için alıp okudum. Çok naif bir eser. Eserde geçen karakterin hisleri çok iyi yansıtılmış. Sonu biraz üzücü ama okunmaya değer bir eser :)
Melih Cevdet Anday'ı şu dizeyle tanımıştım: "Çocukluğumun gündüz uykuları,
Bana gene o mutluluğu verir misiniz?"
Çok güzeldi ve şaire karşı bir sempatikliğim gelişti. Evde bir şiir kitabını bulunca bakmak istedim ve bir solukta bitirdim. Böyle şiir okuyan etrafımda çok yoktur. Şiirin o anki yazılmış duygusunu anlamaya çalışmak zordur ama bence biz o anda okuduğumuzda şiiri ne hissediyorsak odur artık o şiir bizim için, bir hissimizin adı olmuştur o şiirin adı. Ben böyle tanımlıyorum. Çok ince düşüncelerle yazılmış bir şiir kitabı ve eski basım olması beni daha da çok cezbetti. Okumanızı tavsiye ederim.
Refik Halid Karay'ı ta lisede görüp öğrenmiş biri olarak bu kitabını bilip de kaç sınavda işime yaramıştır belki ama hiç okumuşluğum yoktur kendisini. Kitap benim hoşuma gitti ancak pek sarmadı beni nedense iki haftada ancak bitirebildim tabii ki buna okulun başlamasını dahil edersek bir türlü bitiremedim. Ama genel olarak beğendim. Anadolu zamanlarına götürüyor sizi kitap ve yer yer eski kelimelerle yazılmış hikayeler gerçekten bir kitap okuduğunuzu hissettiriyor ve bana göre nedense kitap tadı damağımda kalmış gibi hissettirdi şu an. Bazı hikayelerini beğendim bazılarını pek tasvip etmedim. Hoşuma gitmedi diyelim. Ama alınıp da okunacak Anadolu insanlarını tanımak isteyenler, o zamanları bilmek isteyenler için betimlemeler olsun kişilik analizleri olsun harika bir örnek ve kitap.
Necip Fazıl'ı bilen bilir ben şiirleriyle tanırım onu daha önce kitabını almışlığım yoktu ama hep ümmetçi bir düşüncesi olduğunu düşünürdüm ki bu kitapta da aynen ona değindiğini düşünüyorum. Onun Büyük Doğu hayali ve gençliği olarak söylediği emellerini bilirsiniz. Onunla alakalı Bir Anadolu gençliğinden beklenilenleri paylaşmış bana göre ve her konuya değinmesi iç dış sağ sol her türlü konuya değinerek bir gençlik inşasından söz ediyor. Zamanla yaptığı konferanslardaki konuşmalarını içeriyor kitap. Ben beğendim her gencin okuması gerektiğini düşünüyorum ki çok ince konular bahis edilmiş. Ve Osmanlıca kelimeler çok vardı bu hoşuma gitti aslında çünkü şu zamanda bırakın böyle kelimeleri günlük hayatta konuşurken aynı kelimeleri defalarca kullanıyoruz. Bu güzel bir detay kitapta. Sabahattin Ali'nin kitapları da bu şekilde. İnce bir kitap ben okurken çok ara verdim ama sürükleyici bir yapısı var kitabın. Okuyana göre değişir tabii.
Yılkı atı kitabı 1971 trt roman ödülüne sahip bir kitap. Atların beden dili çok iyi yansıtılmış. İster istemez siz de anlatılan olaylara hakimsiniz gibi bir anlatı söz konusu.
Satranç herkesin dilinden düşmediği Zweig'ın çok meşhur kitabı. Artık herkes biliyor okumayan bir ben kalmıştım herhalde. Kitap öyle çok muhteşem değil diye düşünüyorum ama gerçekten güzel bir eser. Psikolojik hissiyatları çok derin yansıtmış özellikle Dr. B. Karakterinin hislerini çok iyi yansıtmış olduğunu düşünüyorum. Şöyle ki okurken şunu fark ettim cümleler çok uzun ve virgüllü açıkçası beni çok uğraştırdı :)
Hz. Zeyneb'e çok farklı bir bakış açısı sunulmuş. Kitap kitap değil de sanki bambaşka bir âlem. Beni alıp tâ İslamın daha yeni yeni yeşerdiği zamanlara götürdü. Kitap çok akıcı. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve alırken böyle muhteşem bir eserin ortaya çıkacağına inancım yoktu. Ama okurken bir şaşırıyor bir hayran oluyorum. Çok güzel ve özgün bir dili var yazarın ve betimlemeleri hissiyatları bu kadar ince düşünüp yazması. Gerçekten çok etkileyici. Bıraksalar kitabın hepsini alıntı yazacağım :) Kitabı okumadan önce Hz. Zeyneb ile Ebu'l As'ın dillere destan aşkını duymayan yoktur onunla ilgili sözler ve kıssalar çok karşıma çıkıyordu. Ben de bu kitapla karşılaşınca alıp bir okumak istedim ve iyi ki okumuşum bir de üzüldüm ki daha önce okumadığım için. Yazarı yeni keşfettim. Zeyneb kitabı beni bu kadar hayrete düşürecek kadar muhteşemse Hatice ve Fatıma kitaplarını düşünemiyorum. Her satırını hayran olarak okudum. Gerek Ebu'l As'ın aşkını gerek Zeyneb'in karakteri ve şahsiyeti kitapta da denildiği gibi O Hatice'nin kızı. Gerçekten duygular ve hisler ince ince işlenilmiş muhteşem bir eser. Kitaplığınızda kesinlikle olması gereken bir kitap. Hayır, gerçekten yazsam bitiremeyeceğim çok sözüm var ama yazamayacağım. Hâlâ etkisinden çıkamadım kitabın. Yer yer alıntılar paylaşmıştım zaten. Kitap sizi alıp İlk vahye, ilk Müslümanların çektiği ızdıraplara götürüyor. Yer yer hayran olduğum ama yer yer de ağladığım anlar oldu. Kitap kalbimin bir yerine sahip ve unutmam etkisinden çıkmam biraz zor. O yüzden okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Kan ve Gül, Yazarın okuduğum ilk kitabı ve kendisini de ilk defa duydum. Öncelikle kitap hakkında ne düşüneceğimi bilmiyorum çünkü ilk defa böyle bir kitap okudum. Değişik ve tuhaf bir kitap. Böyle fantastik ve macera dolu olması hoşuma gitti. Üniversite gençlerini bir küme haline ayırıp yer yer tartışma konularını ortaya dökmesi ve Aziz'in ağzından anlatması açıkçası sevdim bu yönünü ve kitap sarıyor gerçekten akıcı bir dil'i var yazarın. Ara ara bulacağınız tespitli cümleler beni çok etkiledi. Sizi de etkileyeceğini düşünüyorum. Güzel bir kitap.
Sevgili limon çiçeği, Ecrinin küçük ruhunda doğup büyüyen bir çiçek. Ve çok naif, hassas. Ecrini okurken çok büyük keyif aldım. Onu kendime çok yakın hissettim. Yer yer altını çizdiğim cümleler oldu ama inanmadığım şey Cemil Meriç Kozan gibi bir insan. Kendisi tam bir beyefendi. Edebiyatçı oluşu ayrı bir havalı ismi ayrı bir mütevazılık katıyor. Kişiliği desen on numara. Bir kere Kibar! Erkeklerde böyle kibarlık bulamazsınız. Gerçekten. Meriçin aşık olacağım yanı bir kadına Hanımefendi diye seslenmesi. Sadece böyle seslenmesi ona aşık olmama yeter. Kitapta yer yer mektuplaşmalar var ve bu mektup arkadaşlığının olması kitaba ayrı bir naiflik katmış ve çok özgün bir hikaye. Gerçekten. Okurken çok keyif alarak okudum ve okumaktan asla bıkmayacağım bir kitap diyebilirim.
Kitap çerezlik bir kitap ama ben Sümeyye Koç'un kitaplarını pek çerezlik okumuyorum. Durdurak bilmeden çok akıcı ve kaliteli aynı zamanda özgün bir dili var Sümeyye Koç' un. Okuduğunuz kitaplarını okuduğunuz için pişman olmazsınız. Sizi alıp götürür kitapları o derece :) kendisini severim. Kitaplarını kurgularını da. Kitap beni içine çekti diyebilirim. Meftun; bir adamın nefretle başlayan aşkının nasıl yana yakıla söne söne pişmanlıkla kavrularak acısıyla hasretiyle meftun oluşunu bize izletiyor. Miran Karaman, çok güzel seviyor. Reyyan kızları dünyaya geldiğinde ona aynen şu şekilde söylüyor; "Tıpkı baban gibi seven bir adam bulsun seni." Hikayeye kayıtsız kalmak mümkün değil. Yazar ince ince işlemiş duyguları ve ben bile Miranın acısını hissettim desem yalan söylemiş olmam. Baba hasretini ama bir yandan da nefretini düşmanlığını bir kenara bırakması bir yana, yarası onu çok derinden etkiliyor çünkü bu çocukluğundan ona sirayet edilmiş. Reyyan yaralı bir kız. Her satırdan onun içinden bir şeyler dökmüş yazar ve Miran ile Reyyan birbirlerini öyle seviyorlar ki, onlara imrenmemek mümkün değil.
Kitap mükemmel. Daha önce böyle bir kitap okumamıştım. Bana göre Betül Güçlü kendini gösterdi ve kanıtladı bu kitapla. Kitaptaki karakter Sinan bir psikolog ve çalıştığı hastanenin terasında bir kızla tanışıyor ve ona, Bayan Renk adını veriyor daha fazla yazmayacağım :) okuyunca anlarsınız gerisini. Hikaye böyle başlıyor. Ama hikayenin arasında psikoloji terimleri, günlük hayatta karşılaştığımız durumlara yönelik Sinandan birkaç inceleme veya yorum da diyebiliriz, dinliyoruz. Aslında biz bir psikoloğun hikayesini okuyoruz ve ben böyle hikayelere hep özenmişimdir :) kim psikolog birinden hoşlanmaz ki? Sinanı okumak çok keyifliydi ve özellikle Bayan Renk de. Sinan gibi biri dünyada gerçekten var mıdır bilmiyorum ama herkesin hayatında olmasını isteyeceği kişi kesinlikle. Benim de bir tane Sinan istemem çok da saçma olmaz :) Kitabı ben çok severek aldım ve Betül Güçlü'nün kitaplarını da okuyorum ama bu kitabı hiçbir şeye değişmem. Özellikle Sinanı ve sevgisini. Bayan Renk gerçekten çok şanslı biri. Okuyunca anlayacaksınız.
Kitap, gerçekten bir ebeveyne yol gösterici diyebilirim. Kitabı okurken içinden neler çıkacağını bilmiyordum sadece vize sınavı için almıştım ki şimdi iyi ki almışım diyerek başucu kitaplığıma koydum. Kitap teknolojiyle çocukların arasını yapmaya çalışıyor. yani teknoloji çocuklar için ne kadar iyileştirici ve geliştirici olabilir onun üzerinde çocukların yedi temel yapı taşlarına ince ince değinerek anlatmış ve mükemmel bir iş çıkmış ortaya. Altını çizmeyeceğiniz cümle kalmayacak inanın bana ve okumaktan asla pişman olmayacaksınız. bakın bunu da böyle kitaplar okuyan kız söylüyor haberiniz olsun shshh Kitap gerçekten bir öğretmen gibi. Bu yaşadığımız dijital çağda çocuklarımızı nasıl bu çağa uydurabiliriz onun bir cevabı gibi ve kitap gerçekten içinde bulunduğumuz durumu da çok iyi özetliyor. Yazarın çocuk gelişimci olmasına sevindim ve uzman birinin yazmış olması da beni açıkçası ferahlattı çünkü böyle her kitabı okumam ve her kitaba da güvenmem :) Kitabın çevirisi için yayınevine ve editöre ve kitapta emeği geçenlere teşekkür ederim. Okuyun kesinlikle!
