Şimdi, geçmişi düşünürken kimi zaman her şeyin gerçekten öyle mi olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum, birçok şeyi değiştirmek, yadsımak geliyor içimden.
''Neresi benim yerim bilmiyorum. Nerede durmalıyım, nereye gitmeliyim, bilmiyorum. Sanki herkesin bir yeri varmış, herkes sığmış şu dünyaya da bir ben ait olduğum yerimi bulamamışım, bir ben sığamamışım dünyaya gibi hissediyorum.''
“Biliyorum, bir insana inanabilseydim, bir insanı sevebilseydim -bu insan kendim bile olsa- her şey değişecekti. Ama ya o insan yoktu ortalarda ya da o inanç.”