Her şey insanın elindedir ve o her şeyi sırf korkaklıktan kaçırır elinden... Acaba insanlar en çok neden korkar? En çok yeni bir adım atmaktan, yeni bir söz söylemekten korkarlar.
Mihail Bulgakov 'un başarılı bir toplum gözlemcisi ve analizcisi olduğunu düşündüm kitabı okurken. Toplumun hastalıklara karşı işe yaradığını düşündüğü batıl uygulamalara ve bunların sonuçlarına etkileyici bi şekilde değinmiş özellikle trakeostomi yapılan küçük kızın, ninesi olan yaşlı kadının işleme karşı gelmesi de hoş bir ayrıntıydı bence, çünkü her nekadar "yok artık bunlar mı kaldı" desekte günümüzde bebekler kokmasın diye tuzlanıyor :') bunda birazda büyüklerimizin "biz atadan böyle gördük ben bütün çocuklarımı böyle büyüttüm bir şey mi oldu?" düşüncesinin payı var. Kısacası toplumun bilinçsiz ve cahil diyebileceğimiz kesimini çarpıcı bir biçimde yansıtmış . Bunun dışında staj yapamamış bir öğrenci olarak, doktorun deneyimsiz bir şekilde sahaya atılmasından duyduğu endişeye kendiminde az çok aşina olduğunu hissettim . Kitabın Etik ve Deontoloji dersi için öğrencilere okutulabilecek harika bir kitap olduğu kanısındayım,gerek en sonunda anlatılan vaka gerekse yapılan işlemlerin sonuçları etik ikilemlerin tartışılabileceği bir içerik sunmuş.
