Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Halil Yavuz KAYA

Halil Yavuz KAYA
@HYMK
işte öyle; bencileyin, kendi halinde bir emekli...
emekli kaymakam
üniversite (Ankara Ünivrsitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi )
çanakkale
nazilli
1889 okur puanı
Ekim 2014 tarihinde katıldı
Hiçbir reformunu yapmamış toplumumuzun derebeylik döneminden kalma kurallarla üretim ilişkilerini sürdürüp çağdaş uygarlık düzeyine yükselişini düşleriz. Medrese kültürüyle ağır endüstriye girmeye kalkıştığımız gibi.
Sayfa 482Kitabı okudu
Reklam
Bir yatağım cezaevindeydi, bir yatağım hastanede! Benimle evlenmek isteyen kişinin çok şeyleri göze alması gerekirdi, önce bensiz kalmayı!
Sayfa 473Kitabı okudu
Gelecek günlere inanıyorduk, çağdaşlarımla birlikte. İnanmasam bunca çileye nasıl göğüs gererdim, bu çürük ciğerle?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Biliyordum, bugün bizi her vesileyle karalamaya çalışanlar ileride gerçeklerle yüz yüze gelince şaşıracaklar, güneşli günler gözlerini kamaştıracaktı.
Sayfa 459Kitabı okudu
Kuş cıvıltıları, mevsim başlangıcının çoşkusuyla daldan dala sıçrıyor, sıralarda mayalanıp kalmış işsizleri kendileri gibi cümbüşe çağırıyorlardı.
Sayfa 458Kitabı okudu
Reklam
Aylardan beri günde en az on iki saat çalışarak iş arıyordum. Memleketimizde arkası olmayanlar için iş bulmak, petrol bulmaktan çok daha zor olduğundan, ben de aradığımı bulamıyordum.
Sayfa 53 - Nesin YayıneviKitabı okudu
Erkeksi sesi, körpe salatalığın kırılışındaki çıtırtıya benzediği için, içimden kadının sesini çıtır çıtır yemek isteği geçiyordu.
Sayfa 23 - Nesin YayıneviKitabı okudu
“…Bana bir porsiyonluk mutluluk yeterde artar bile!”
Sayfa 406Kitabı okudu
İçeride mutlaka ölmek gerekmediğinin müjdesiydi bu tahliye. Herkes payını düştüğü kadarını alabilirdi bu müjdeden. Bölüşmenin kardeşçe olması da gerekmezdi. Ama gelgelelim çoşkunun çoğu değil azı da yasaktı onlara.
Sayfa 391Kitabı okudu
Lambalar “Allah kurtarsın” la yanmıştı bu akşam da. Hep Allah kurtaracaktı bizleri. Sanki hep Allah yolunda düşmüştük buralara! Paralı katiller bile, kendilerini buraya gönderenlerden bir şey beklemiyorlardı. Bir avukat tutmalarını bile istemiyorlardı, kendilerini buraya gönderen efendilerinden.
Sayfa 389Kitabı okudu
Reklam
“Tamam beyim! Sen adembabaların bekçisinin ipini kısa tut ki, bir ‘Allah kurtarsın’la, savma başından beni!”
Sayfa 389Kitabı okudu
“Anladım beyim! Cezaevinde dostunla postun bulunsun demek istiyorsun!”
Sayfa 389Kitabı okudu
“Gün geçecek, devran geçecek. Keloğlan muradına erecek / Yıkılacak bahçenin çitleri, ağlayan nar gülecek!”
Sayfa 340Kitabı okudu
Halk, doğruyu anlayabileceği biçimde anlatabilenlere kulağını çevirmesini bilir.
Sayfa 327 - ÇınarKitabı okudu
Bu dünyada hiçbir şey sürekli değildir; bu nedele de neşe, ikinci dakikada, birincidekinden farklıdır; üçüncüde bir derece daha zayıflar, sonunda bütün bütün yok olur, eski durumumuza döneriz; suda genişleyen halkaların, sonunda suyun yüzeyiyle bir olup yitmesi gibi.
Sayfa 45 - CumhuriyetKitabı okudu
5,8bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.