Akıl, kelamcıların bahsettiği gibi bir şey değil ki. Akıl ruhun özüdür, Allah'ın (CC) kullarına verdiği bir marifet değil. Müktesep (kazanılmış) ilimlerle birlikte genişler ve artar. Akıl aynı zamanda Mutezile'deki gibi bilinmeyeni, delil aracılığı ile bulmaya çalışmak değil aksine insanın özündeki bir içgüdüdür ve insan Allah'ın sayesinde bu içgüdünün farkındadır, bu içgüdüyü Allah'tan alır ve onun sayesinde eşyayı anlar.
Sayfa 55