Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Emre

Emre
@Heldrasil
ᛞᛟᚲᛖᚾᛞᛟ ᛞᛁᛊᚲᛁᛏᚢᚱ
34 okur puanı
Temmuz 2023 tarihinde katıldı
"Hoşa gitmeyen bir fikrin doğru olmadığını düşünmek insanın doğasında var. Eğer bir fikir bir insanın hoşuna gitmiyorsa, o zaman o kişinin o fikir aleyhinde argümanlar bulması hiç de zor olmayacaktır."
Sayfa 24
Reklam
Deli, uyanıkken rüya gören kimsedir
Sayfa 12
"Çünkü onlar(Türkler) Kılıç Aslan'ın 1063 yılında Fırat güzergahındaki ulusları zaptetmeye başlamasıyla birlikte bu amaç için hazırlanmaktaydılar"
Sayfa 222

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yıllarım kız arkadaşlarımı samimi arkadaşlarıma övmekle geçti. “Çok zeki kız lan”, “Espri anlayışı aynı bizim gibi...”, “Yani benim kız versiyonumu düşün aynısı”, “Oğlum düşünebiliyor musun eski Türk filmlerini seviyor ve çok iyi biliyor”, “Süper makara kız, hiç trip yapmıyor” diye övüp durdum bütün kız arkadaşlarımı. Övmekle kalmadım “aynı benim gibi” diye bir insanı dünyanın en özel insanı kıldım yıllarca. “O da IRON MAIDEN fanı ben de öyleyse niye ölene kadar beraber yaşamıyoruz” diye düşündüğüm de oldu, aynı anda birbirimize mesaj attığımız için yaşadığımız şeyi sanki dünyada kimse yaşamıyormuş gibi davrandığım da oldu. Gençlik işte IRON MAIDEN’in dünyada binlerce fanı olduğunu da, o kişiden en azından yüzlerce olabileceğini de unutuyor insan zaman zaman. En yakın IRON MAIDEN fanına âşık olmak nasıl bi salaklıkmış Allah aşkına? Bağımsız sinema da, IRON MAIDEN da (ama eski IRON MAIDEN), Eski Türk Filmleri de, Dostoyevski de dünya üzerinde yüzlerce, binlerce insan tarafından çok sevilen şeyler. Bi kişinin daha sevmesine niye bu kadar şaşırmışım ve değer vermişim anlayamadım...
Reklam
"Charles Dickens Fransız Devrimi hakkında, “en güzel zamanlardı, aynı zamanda en kötü,” diye yazmıştı. Bu sadece Fransız Devrimi için değil, o çağın tamamı için geçerliydi"
Sayfa 359Kitabı okudu
"En yüksek, en çeşitli ve en kalıcı hazlar, zihinsel hazlardır; gençliğimizde bu konuda ne denli çok yanılsak da bu hazlar zihinsel güce bağlıdırlar"
Budala kişi yaşamın hazlarının peşinde koşar ve aldandığını görür. Bilge kişiyse belâlardan kaçınır. Bunda başarısız olsa da artık bu budalalığının değil talihin suçudur.
"iyi ki Bursa psikolojiyi kazandığımda gitmemişim, bi daha girmişim sınava" -Sigmund Freud
“Ne olursa olsun halı çok güzel bi yaşam alanı lan. Dersimi yapıyorum, oyunumu oynuyorum, dizimi, reklamımı izliyorum. Arada bir sobayı karıştırıyorum, içinde bişeyler yakıp, yanmasını izliyorum, keyfîm çok yerinde. Kafamı sürterek halıda geziniyorum neşemden. Hatta siz gelmeden önce o kadar çok kafamı halıya gömdüm ki annemin başörtüsünün kenarındaki mor boncuklardan biri düşmüş halının tüyleri arasında onu buldum”
Reklam
Elizabeth, "Öyle mi?" diyerek atıldı. "Söyler misiniz, sizin sürdürülebilir gelecek hayalinizde, dünyanın ideal nüfusu nedir acaba? İnsanlığın kendini sonsuza dek... rahat bir şekilde geçindirebileceği sihirli sayı?" Soruyu takdir ettiği anlaşılan uzun boylu adam gülümsedi. "Hemen her çevre biyoloğu veya istatistikçi, insanlığın uzun süre hayatta kalma ihtimalinin yaklaşık dört milyar kişiyle mümkün olacağını söyleyecektir." Elizabeth hışımla, "Dört milyar mı?" dedi. "Şimdi bile yedi milyar kişiyiz, bunun için biraz geç." Uzun boylu adamın yeşil gözlerinde alevler yandı. "Öyle mi?
"Seksen yaşına kadar, on dokuz yıl daha yaşarsanız, yaşadığınız süre içinde nüfusun üçe katlandığına şahit olacağınızı biliyor muydunuz? Bir ömür ve üçe katlanan nüfus... Sonuçlarını bir düşünün. Bildiğiniz gibi Dünya Sağlık Örgütü tahminlerini yükselterek, yüzyılın ortasına varmadan yeryüzünde dokuz milyar insan yaşayacağını öngördü. Hayvan türleri hızla yok oluyor. Doğal kaynaklara olan talep hızla artıyor. Temiz su bulmak gittikçe güçleşiyor. Her türlü biyolojik ölçüme göre, kendi türümüz kaldırabileceği sayıyı aştı. Ve bu felaket karşısında Dünya Sağlık Örgütü, yani bir anlamda dünya sağlığının bekçisi; diyabet tedavisi, kan bankası, kanserle mücadele gibi alanlara yatırım yapıyor."
- Oğluma mektup "Neyse canım evladım, konuyu dağıtmayalım. Sen de farkındasın. Sonuçta, total olarak sana örnek bir baba olamadım. Ama ne yaparsın, insan babasını seçemiyor, senin de kısmetine ben düştüm. Benden ömür boyu kurtulamayacağına göre beni, huylarımla da sevmek zorundasın. Belki zorunda değilsin ama ben böyle düşünüyorum"
“Yalnıza sormuşlar: ‘Boynun neden eğri? ‘Hüzün kireçlenmesinden’ demiş”
"Ne düşüneceğimi, kendimi nasıl hissedeceğimi bilemiyorum"
Sayfa 257Kitabı okudu
"İlişki er veya geç öyle bir noktaya gelir ki, taraflardan biri diğerinin kimliğiyle bağdaşmak için kendi bireyiğini feda etmeye zorlandığını hisseder. Bu kaçınılmaz sonuç anlamayı durdurur, çünkü anlama her iki kişinin de bireyliklerine sahip çıkmalarını gerektirir"
Reklam
"Nasıl ki suyun sabit bir şekli yoktur, savaşta da sabit şartlar yoktur"