Freud’a göre, günlük yaşam dinamiklerimizi ve hareketlerimizi içinde gerçekleşen yanılgılar ve kazalar düşünsel süreçlerimizle ilgili olaylardır. Bunlar özünde çeşitli anlamların ve eğilimlerin dışavurumlarıdır. Yanlışlıkla düşürülmüş vazo, ansızın hatırlanan veya unutulan önemli bir isim, okurken ya da yazarken yapılan yanlışlar, baş belası dil sürçmeleri ve bilimsel temelden yoksun inanışlar; tüm bunlar ve benzerleri hep belli bir nedenle ortaya çıkan, belli bir amaç güden yoruma açık sürprizlerdir. Freud için bilinçsizce gerçekleştirilmiş bir şey yoktur. Bu nedenle dil sürçmez, zihin sürçer ve amaç, saçma olarak adlandırdığımızın ardında saklıdır.
Çok dikkatsizce davrandığımı ve gece şehrin en tenha bölgelerinde gezintiye çıktığımı kabul edelim. Gasp edileceğim ve saatim ve cüzdanım çalınacak. Yakındaki karakolda da şu ifadeyi verdiğimi düşünelim : Ben falan ve filan caddelerde geziniyordum ıssızlık ve karanlık orada benim cüzdanımı ve saatimi aldılar. Bu sözlerimle yanlış olan hiçbir şey söylememiş olmama rağmen ifademdeki kelimeler yüzünden hakkımda kafamda zorum varmış gibi düşünülme tehlikesiyle karşı karşıya kalırım. Durum doğru olarak ancak bulunduğum yerin tenhalığından faydalanan ve karanlık tarafından korunan bilinmeyen bir kişi değerli eşyalarımı çaldı şeklinde anlatılabilir. İşte isimleri unutmadaki durumunda bundan farklı olması gerekmez; yorgunluk, dolaşım rahatsızlıkları ve zehirlenmelerden faydalanan, sağlık ve performansımın en iyi olduğu başka durumlarda da hafızamda aynı arızayı meydana getirebilen bilinmeyen bir psikolojik güç beynimdeki özel isimler üzerinde hakimiyetide ele geçirmektedir.
Bazen ebeveynler çocuklarının sevdikleri bir oyuncaktan, harçlıklarından ya da bir haktan yoksun bırakarak cezalandırırlar. Yoksun bırakma şeklindeki cezaları uygulamak kolaydır :bu akşam sana hikaye yok… Bundan sonra hafta sonları geç saate kadar oturmak yok… Fakat bu cezalar her zaman çocuğun olumsuz davranışlarıyla uyumlu değildir. Burada önemli olan uygunluk unsurudur. Çocuğun davranışıyla ilintili olan sonuçlar çocuğa anlamlı gelir ve nedenle öğreticidir. Rastgele sonuçlarla karşılaşmak çocuğa kendi davranışında neyin yanlış olduğunu anlaması açısından yardımcı olmaz. Örneğin kardeşine vurduğun için bisikletini almış olsalar bu uygun bir sonuç olmaz. Fakat seni çağırdığımda bisikletini sürmeye devam ettiğin için yemekten sonra bisiklet sürmeyeceksin bu uygun bir cezadır…