Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarık

Tarık
@Kemenzsche
Her şey, olduğunu sandığın şeydir.
Doktor
Erzurum
Çorlu/Tekirdağ, 13 Ağustos
30 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
Şöyle ya da böyle “hoşgörü” yansıtan ayetlerden başka kesim ayetlere bakıldığında tam ters bir doğrultuyla karşılaşılır, İslam’ın katı bir “HOŞGÖRMEZLİĞİ” görülür bu ayetlerde. “Yürürlükte sayılanlar da -belirtildiği gibi- bunlardır: –“Hürmetli aylar çıkınca, puta tapanları, bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayıp hapsedin. Her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekât verirlerse peşlerini bırakın. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.”(Tevbe 5., Çeviri Diyanet’in.)
Sayfa 209Kitabı okudu
Reklam
Burada kesin olarak söylenebilecekler var: 1- Hiç kimse, kesin kanıta dayalı olarak, "Kurân" diye bilinen eldeki bütünün, Muhammed döneminde yazdırılanlara her yönden "tümüyle uygun" olduğunu kesin olarak ileri süremez. Çünkü: a) Yukarıda da belirtildiği gibi eldeki Kurân’ın "asırlarından hiçbiri, dünyanın hiçbir yerinde yoktur, bulunamamaktadır. b) "Hafız"ların "bellek"leri, kesin dayanak olmakta yeterli değildir. Değildir çünkü: -Yeterli olsaydı, "Kurân’ı derleyip yazma" girişimlerine gerek kalmazdı. -Kur’an’ın derlenişi, yazılışı sırasındaki "hafız" sayısı, önemsiz denecek ölçüde azdı. En sağlam sayılan kaynaklardan "Buhari"de de bu açıkça belirtildiği halde, İslam’ın savunurları, bu gerçeği yok saymak için büyük çabalar harcıyorlar: Buhari’nin yer verdiği ve "Tecrid-i Sarih"te 1532 no. lu hadis olarak yer alan Enes hadisi-ki bu hadis, Kâmil Miras'm "Terceme"si ve "lzah"ıyla birlikte fotokopi olarak, üzerinde gürültü koparılan yazıda yer almıştır-açıkça dile getiriyor: "Peygamberin döneminde Kur'an'ı ezberlemiş olanların sayısı, dörttür".
Sayfa 176Kitabı okudu
261 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Din Bu-1: Tanrı ve Kur'an
Din Bu-1: Tanrı ve Kur'anTuran Dursun
8.7/10 · 1.593 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ama, genelinde, zaten söylediğimiz gibi, dünya kötülük içindedir; vahşiler birbirlerini yiyorlar ve evcilleşmişler birbirlerini dolandırıyorlar ve buna da dünyanın gidişi deniliyor.
Reklam
Halkın yaşam kalitesini düşürdükleri halde yönetimde kalan yönetimlerin başarı sırrı, halkın kaliteli yaşam kavramını değiştirebilmeleridir. Toplum için önemli olan, karnını sağlıklı olarak doyurabilmek, rahat bir mekânda yaşayabilmek ve toplum sınırları dahilinde istediğini yapabilmektir. Bunlara beslenme hürriyeti, konut seçme hürriyeti ve yaşam uğraşlarını belirleme hürriyeti diyebiliriz. Şimdi birisi çıkıp da, toplumun bireylerini bu yaşadıkları hayatın aslında geçici olduğuna, asıl yaşamın ölümden sonra (veya gelecekte) olduğuna, bu yaşamda beslenme, konut seçme ve yaşam uğraşlarını belirleme özgürlüklerinden yapacakları fedakârlıkların, bir başka yaşamda kendilerine faiziyle geri verileceğine inandırabilirse, toplum bireylerinin ekserisi bu üç temel özgürlüğünden seve seve vazgeçer.
Sayfa 196Kitabı okudu
Biz kardeş iki halkız geçmişte olduğu gibi birarada kardeşçe yaşayalım bu arada Doğu ve Güneydoğu'daki kardeşlerimizi batının ekonomik, sosyal, kültürel imkanlarına bir entegrasyon programı ile kavuşturalım" mı demelidir? Akıl ve gönül Türk ile Kürt insanının entegrasyonundan yanadır.
150 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.