Ama siz Emile' ime bir bakın: Kendisini getirdiğim bu yaşa kadar ne hissetti ne yalan söyledi. Sevmenin ne demek olduğunu öğrenmeden önce kimseye, Sizi çok seviyorum demedi. Hasta babasının, annesinin ya da mürebbisinin odasına girerken ne yapması gerektiği ona hiç salık verilmedi; hissetmediği bir üzüntüyü hissediyormuş gibi gösterme sanatı da ona öğretilmedi; kimsenin ölümüne ağlıyormuş gibi yapmadı, çünkü ölmenin ne demek olduğunu öğrenmemişti. Yüreğindeki duyarsızlık tavırlarında da vardır. Kendisi dışındaki her şeye karşı ilgisiz olduğu için, öteki çocuklar gibi başkalarına ilgi duymaz; onu ötekilerden ayıran en önemli özelliği de ilgi duyuyormuş gibi görünmek istememesi ve onlar gibi ikiyüzlü olmamasıdır.