Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özay

Özay
@MrWolf
Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder.
Okumak için bir kitap almıştım. Halbuki ben hayallere dalmışım. Insanın kendi düşünceleri ne kadar tatlıdır; öyle değil mi efendim?
Reklam
İnsan her menzilde bir yere varır, her adımda gezegenimizin gizli kalmış bir yüzünü keşfedebilir, bunun için bakmak, istemek, inanmak, sevmek yeterli .
Aşk ilk günkü gibi kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse, yıllar da geçse. Hayat, insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Konuşmaya ne lüzum vardı? Bütün güzel laflardan ve hoş insanlardan sıkılan bu mahlukları, birbirlerinin sessiz mevcudiyeti, yorgunluk verecek kadar doyuruyordu.
“En içten hisler karşısındakine anlatılmadıktan sonra ne değer taşır ki.“
Reklam
'Sen bana, gerçekten sevilmeye değer bir kadının sevgisini kazanabilmek için daha başka erdemlere sahip olmam gerektiğini öğrettin.'
Her kalp kendi hüznünü kavrar. Anlaşılmayı beklemeyin.
Oysa benim sana, düşlerimden başka verebilecek bir şeyim yoktu.
Hayat tıpkı zar oynamak gibidir. Bahtınıza ne çıkarsa. Ancak önemli olan zarlar dağıldıktan sonra bahtığınıza çıkanla ne yapacağınızdır.
Neyi beklediğimi bilmiyorum, ne geleceği ne de geçmişi seçebiliyorum.
Reklam
"Vicdanımız başkalarına verilen acının hiç farkına varmaz, taki bize acı verdiği noktaya ulaşana dek."
İnsan, hayatının tamamını dört duvar arasında geçirebilir. Kendisini tutsak olarak hissetmediği müddetçe tutsak sayılmaz. Ama kainatın sonsuz büyüklüğünü, milyonlarca yıldızı, galaksiyi görüp onlara asla erişemeyeceğini bilen biri için koskoca dünya bir hapishaneden farksızdır.
"Hiç kimse sizin en iyi çıkarlarınızı, sizin kendiniz için bildiğiniz gibi gerçekten bilemez.
Sayfa 112Kitabı okudu
Beğenmek, sahip olmanın en iyi şekli, sahip olmaksa beğenmenin en kötü şekli olsa gerek.
Birbirinden hoş düşüncelerin herhangi bir çaba sarf etmeden; insana, arkalarından koşma zahmeti vermeden, kendiliğinden zihnine üşüşmesinden daha iyi bir şey yoktur.
İnsan gittikçe gidiyor, uzaklara doğru yol alıyor, sonunda bir bakıyordu ki, denizin ortasında bir tahta parçasının üzerinde yapayalnız kalmış..
Sayfa 178