Kitaplardan öğrendiğimiz, daha çok da deneyimlerimizden edindiğimiz bilgilere göre, zevk için ya da zorunlu olduğu için erken kalkan biri, çevresindekilerin horul horul uyumasına öyle pek rahat katlanamaz.
Ölüm karşısında hınçların şiddetini ve zehrini yitirmesi beklenir, buna karşın nasırlaşmış kinlerin hiç eskimediği ve bunun kanıtlarına edebiyatta ve yaşamda bol bol rastlandığı ileri sürülür ki bu da doğrudur.
Çıplak olmak insanın kendisi olmasıdır.
Nü olmaksa başkalarına çıplak görünmektir; insanın kendisi olarak algılanmamasıdır. Çıplak vücudun nü olabilmesi için bir nesne olarak görülmesi gerekir. (Vücudun nesne olarak görülmesi nesne olarak kullanılmasına yol açar. ) Çıplaklık kendisini olduğu gibi ortaya koyar. Nü'lükse seyredilmek üzere ortaya konuştur.
Perspektifle yapılmış yapılmış her taslak ya da yağlı boya resim seyirciye dünyanın biricik merkezinin kendisi olduğunu söylüyordu. Fotoğraf makinası – ondan daha çok da sinema makinası- aslında böyle bir merkezin bulunmadığını gösterdi.