Neslihan

Neslihan
@NeslihanBayram
Hayır bundan sonra olacak herşeye, sonuna kadar, en kötü ihtimallere bile hazırdı. Kaçmayacaktı. Saadet korkusundan kurtulacaktı bu kez. İncinmeyi de göze alacaktı, yaralanmayı ve bütün iddiaları kaybetmeyi de.. Hiçbir yabancı onu kendisi kadar hırpalayamazdı.
Reklam
"Vicdana bile lüzum hissetmeyeceğimiz bir adalet arzuluyoruz."
Annenin sıcak yakınlığı, cocuk dış dünyayla gecmeye gereğince hazır olmadan kesilirse ortaya ciddi sorunlar çıkabilir. Böyle çocukta, sevginin nasıl olsa sürekli olmayacağı ön yargisiyla, diğer insanlarla yakınlık kurma korkusu gelişebilir. İçinde yaşadığımız kültür yetişkinlerin birbirine sevecen davranmasina zaten elverişli olmadığından ve dolayısıyla durumun sonradan onarilmasini sağlayabilecek bir ortam da bulunmadığından, sonunda çevresinden soyutlanmış, içine dönük ve sevgi verilse de alamayan bir yetişkin karakteri oluşur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doğum olayı, bir diğer insana tümden bağımlı ve çaba gerektirmeyen bir durumdan, ayrı bir varlık olmayı ve kendi eylemlerinin sorumluluğunu üstlenmeyi gerektiren bir yaşama geçişi temsil eder...Ne var ki bazı insanlar bu çabayı göstereceği yerde, vaktiyle dölyatağıyla kurduğu beraberliği yaşamında da gerçekleştirmeyi yeğlerler. Böylesi bir seçim beraberliğin içinde yokolma anlamına gelir, ölümü simgeler.
“İnsan dediğin ürperir. Üşür sonra. Üşüdükçe de rüya mı görür? Çölde soğuk rüzgârlar eser üzerine. Güneşe doğru açtıkça yüzünü, sırtında soğuk, karlı bir dağ büyür. Dönmek ister, olmaz da olmaz. Ayakları kök, ardı yalçın kaya olur annemin. Çığ düşer sırtına.”
Reklam
Reklam
Geri13
57 öğeden 46 ile 57 arasındakiler gösteriliyor.