Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nesrin Çetin

”Düşünceler ve duygular bizim kaderimizdir. Hayatında gördüğün iyi ya da kötü her olay, her insan, her durum senin ruhunun dışarıya yansımış halidir, ete kemiğe bürünmesidir. Tüm dünya senin yansımandır. Eğer hayatının değişmesini istiyorsan kendini değiştirmelisin.”
Sayfa 206Kitabı okudu
Reklam
.......hepimiz birbirimizin hayatlarındaki oyunculardan ibarettik sadece. Oynanan dev bir oyunun içinde, oyun oynadığımızdan habersiz her şeyi ciddiye alarak yaşayan Tanrı parçaları.
Sayfa 205Kitabı okudu
Görünüşe ve konuma bakıp insanların zekasına ne çabuk karar veriyoruz!..
Sayfa 110Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
BİZ Belki de biricik mesele bu. Dünyanın bizimle birlikte kurulduğunu zannedip, kendimiz için sonsuz bir yaşam hayal etmek... Bu yüzden, bu kadar kalınlaştı derimiz. Bu yüzden dipsiz bir kuyuya dönmüş içimiz.
Sayfa 132Kitabı okudu
“Bizim kalplerimize insanlığı kim verecek?”
Reklam
Hayatımız, “ bir yumağın sürekli sarılmasıdır”. Yaşadığımız her şey, ardımıza takılıp gelmekte ve doğal olarak da birikmektedir. Yol boyunca ne yaşandıysa toplamaktadır çünkü. “Bugün” diye adlandırdığımız şey, “geçmiş ve geleceğimizin toplamıdır”. Yani geçmişimiz; elimizden uçup gitmiş, kaybolmuş bir zaman değildir. Şimdiki zamanın içinde duran, bekleyen bir şeydir. Bu duran şeyin “bilinç” olduğunu ve aynı zamanda “belleğimizi” de kapsadığını, bu hikayeleri yazmak için sandalyeme oturduğum her seferinde hayretle farkettim.
Gezinti
Başın meskeni yastık, geri kalanı ise safi felaket... Altındaki o yumuşak zeminin kayıp gittiğini hissediyorsun. Uyuklayan dünya sallanıyor, şakağını annenin omuz çıkıntısına dayıyorsun, tek gözünün ucuyla bakıyor ve seni yeniden rüyalara sürükleyecek olan ayaklarının altındaki sütunların oyunlarını, basit geometrik figürlerin yarattığı göz yanılsamalarını görüyorsun. ....
“Bosna Hersek, aynı zamanda ondan nefret edenler ve içinde yaşasalar dahi onu küçük gören insanların da ülkesidir. Onlara ait olan, Bosna’ yı biricik görenlerden daha az değildir. Başka türlüsü mümkün değildir. Ülkedeki yaşlısı da genci de üç ulustan meydana gelen öz bir ulusu oluşturur. Bosna vatanperverliği ise, eğer haince değilse ve bu ülkenin güzelliğine uyacak şekilde güzelse, yalnızca utanç içinde var olabilir, senin adına yapılanlar yüzünden; vatandaşların, hemşehrilerin veya senin inancına sahip insanların yaptıkları yüzünden. Komşulara sadece saygı beslenebilir, onlardan hicap duymalarını beklemeyerek. Bu durum her üç ulus için de geçerlidir, bu konuda kimin ne kadar başarılı olduğuna bakılmaksızın.” (Milenko Yergoviç, “Vatanperverlik”, Saraybosna Marlborosu)
İnsanlar suç mahallindeki bütün parmak izlerinin kendine ait olduğunu anladığında, yakınlarında duran herkesi öldürmeye, herşeyi yok etmeye çalışır. Suçun gerçek faili günahlarını çoğaltarak sıradan yaşamına devam eder.
“Annenin ölümünün dilbilgisi, grameri olmuyor ki Eda. İnsanın annesinin ölümü zaten hayatın anlatım bozukluğu.”
Reklam
Gece herşeyin üzerini örter, diye düşünür insan. Oysa gecenin örttüğünden çok hatırlattıkları vardır. Hatırlatırken sarstıkları, sarsarken suslunlaştırdıkları, suskunlaştırırken acıttıkları.
"Evren öyle güzel tasarlanmıştır ki, varmak için çıktığımız yol, gitmek istediğimiz yer neresi olursa olsun, yola çıkma cesaretini gösterebilen ve kendine samimi olan herkesi özüne yaklaştırır."
"Analiz edilmeyen duygular başıboş esen fırtınalardı, analiz edip fırtınayı anlamak, estiği kaynağı bulmak fırtınayı dindirebilmenin tek şartıydı."
"Bedenin toprağa, deneyimlerin evrene, ruhun Yüce' ye dönsün. Unutma, ancak bütünün tamamı kadar yalnız, her bir parçası kadar çoksun. Ruhun her daim anlamlarla var olsun."
"Çi' den gel, Çi' ye dön. Potansiyeline doğ, kaderinin efendisi ol. Olmaktan, doğmaktan, dönüşmekten yoksunma."
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.