İnsan yarınlardan umudunu kesince, beklemenin boş olduğunu anlayınca, arkaya dönüp dünlere sarılmak, dünlere tutunmak istiyor. "Varsın yarınlar olmasın! Benim en tatlı umutlarla süslediğim geçmişim var ya, yeter bana onlar! Hepsini birer birer anıp yeniden yaşarım. Sevinçleriyle gülüp acılarıyla ağlar, ateşleriyle yanarım. Sevinçleri gibi acıları, ateşleri de birer yalan, benim kendi kendime kurduğum birer düşmüş. Olsun! O düşlerle yine eğlerim gönlümü!" diyor. Diyor da dönüp baktı mı ürperiveriyor. Dünlerde de bulamıyor aradığını ama yine de sarılıyor dünlerine..