"Limonun ne olduğunu hep merak etmişimdir", diye ekledi. " Portakal gördüm ama.
Kalın, kabuklu, sarı, yuvarlak bir meyve işte."
"Ben limonu hatırlıyorum", dedi Winston. "Ellili yıllarda çok vardı. O kadar ekşiydi ki, koklamak bile dişlerimi kamaştırırdı."
Sayfa 162
Okur Takip Önerileri
"Uğrunda savaştığınız davalar, savaş alanında, işgence odasında, batmakta olan bir gemide hep unutuluveriyordu,
çünkü beden şişib büyüyerek tüm evreni kaplıyordu; korkudan çarpılmadığınız ya da acı içinde haykırmadığınız durumlarda bile , yaşam her an açlığa, soğuğa, uykusuzluğa, mide buruntusuna ya da diş ağrısına karşı verilen bir savaşımdı."
Sayfa 114
"Bağlılık,düşünmemek demektir,
düşünmeye gerek duymamak demektir.
Bağlılık bilinçsizliktir."
Sayfa 64
"Bir sözcüğün karşıt anlamlısına ne gerek var ki? Kaldı ki, her sözcük karşıtını kendi içinde barındırır."
Sayfa 62
- Siz neden öyle...diye başladı ve sustu.
Şefkat dolu bir merakla :
- Ben ne? diye sordum.
- Siz şey ...
- Ne?
- Siz şey ... kitap gibi konuşuyorsunuz.
Sayfa 106
şüphesiz böyle bir duvarın hakkından gelmeye gücüm yetmezse boşu boşuna yırtınacak değilim, ama karşımda gücümün yetmediği bir taş duvar var diye büsbütün boyun eğmeye de razı olamam.