Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
değil mi
değil mi
@Okutunya
512 syf.
·
Puan vermedi
Kitapta sürekli aynı diyaloglar değirmen taşı gibi dönüyor. "Efken kadınlara zarar vermez, o öyle biri değil." Bir de garip bir şekilde "Kadınlara karşı çok kabasın, o bir kadın?" durumu var. Bu nasıl çelişki, kitap boyu devam ediyor. Wattpad hali böyle değildi. Feminen düşüncelerle şekillenmiş. Doğal bir şekilde ilerleseydi takdir edilebilir ama son derece yapay. Okuyucuların tepkisinden ötürü tepki göstermeyecek şekilde yazılmaya çalışılmış. Yazarın okura yan karakterle verdiği alt mesajlar. "asla öyle biri değil"
Diyaloglar çok uzun ve bir insanın kurmaya gücü yetmeyeceği kadar ilginç betimlemelerle dolu. Sanatsal hissettirmiyor. Bu yine ne saçmalıyor? Diyorsunuz.
Efken gibi özürlü erkekler çok var. Mahinev'in yine feminen düşüncelerle her şeye cevap vermesi de değişik. İki ergen atışıyor.Biri neredeyse otuzunda diğeri yirmi birinde. Konuşmaları mantıklı da değil.
Betimlemelerle sadeleştirmiş ama duygu vermede sıkıntılı buluyorum. Bol betimleme olan hali de farksız. Bu açıdan Yabancı serisinin yazarı daha iyi. En azından betimlemelerinde bu yazara oranla ruh var.
Olay örgüsü hiç heyecan vermiyor, karakterler çok itici. Yazar olayın içine girmiyor, yüzeysel geçiyor. Konuşmalarda kalıyor her şey. İs serisini beğenmemiştim, ikinci kitabı daha güzel görünüyor. Belki diğer kitap heyecanlı olur.
816 syf.
·
Puan vermedi
Büyük Spoiler vardır
" Beni durdurmadılar." diye Ediz öfkeleniyor herkese karşı. Kendi suçunu başkasına yükleyip manipüle etmeye çalışan bir karakter. Sen dursaydın. Kendini suçlayacak cesareti yok.
Doğa'nın sanki aradan yıllar geçmiş gibi olgunluk yüklenmesi... Yazar Nazlı ve Doğa arasında çekişme sahneleri yazarken okurların
544 syf.
·
Puan vermedi
SPOİLER İÇERİR
Yaşadığımız dünya düşünüldüğünde ve ana karakterin yerinde olduğumu düşününce ilk bölümler beni ürküttü. Yağmurdan kaçarken doluya yakalandı kız. Safa Yağız Mert kıza korku filmi yaşattı resmen
Yağız tıpkı deli gibiydi. Zeka geriliği olan birisi gibi masumiyet vardı. Kendisi Eda tarafından tacize uğradığı halde suçlu hissetmesi örnek verilebilir. Kızla konuşuyor diye mutlu olması gibi. Tavırları normal gelmedi.
Yağız farklıydı bana göre diğer Watty karakterlerinden. Sürekli özür dileyebilmesi, en başından kıza kötü davranmaması bazı yerlerde dengesizdi evet ama kız çok ağır konuşuyordu. Sevdiğini söylemekten çekinmemesi. Ağlayabilmesi. Yalvarışları.
O dönemde soğuk sert kaba erkekler modaydı. Böyle bir karakter bulmak zor. Tipik watty erkekleri Sevse sır gibi saklar. Hatta kendine itiraf edemez. Sürekli kızı tersler alaya alır. Aşağılar. Ağlamaz. Ağlıyorsa ayrılık değil ucunda ölüm vardır. Yalvarmaz. İşini her daim zorbalıkla halleder.
Yağız’ı zorba yapan kişiliği değil saplantısıydı daha çok ve tedavi olmalıydı. Bu sevgi hoş gibi görünebilir. Yağız’a zarar veren türden sevgiydi.
Yazarın 14 yaşı düşünüldüğünde
anlatımı kurgusu karakterleri işleyişi çok iyiydi.
Bu kitap için mutsuz son ummuyordum. Tipik lise hikayeleri gibi biter diye düşündüm.
Mutsuz son dediklerinde ikisi yaşanan kötü olaylardan sonra karşılıklı olarak anlaşıp yollarını ayırması benim hayalimdeki son buydu. Bana bu izlenimi vermişlerdi.
Okur Takip Önerileri
448 syf.
·
Puan vermedi
SPOİLER İÇERİR!
Kitabı 2016 -2017 zamanlarından biliyorum. O zamandan bu zamana tek hatırladığım Yağız’ın bana hissettirdikleriydi. Karakterleri çok fazla içselleştiren biri değildim. Daha çok hikaye ve ana karakter beğenirdim. Ama Bora Şahşuvar ve Yağız karakterlerinin hikayesini hatırlamasam da özünü biliyordum.
O kadar çok okumak
624 syf.
·
Puan vermedi
Kitapta sürekli Tanrı, şeytan ve karakterin saçmasapan Tanrı ile düşünceleri vardı. Düşünceleri o kadar saçma buldum ki Tanrı geçen her cümleyi atlamaya çalıştım. Kitapta çok boğuk bir anlatım vardı.
