Körlük kitabının devamı niteliğinde fakat anlatılmak istenen yine aynı körlük. Saramago gözlerimizi açıp etrafımıza bakmamızı ve artık bir şeyleri sorgulama vaktinin geldiğini kendine özgü diliyle anlatıyor.
Görmek'te benim özellikle hissettiğim durum bir başkaldırıydı. Kitabın içindeki beyaz başkaldırıdan değil Saramago'nun kendi başkaldırısından bahsediyorum. İnsanın yönetilmeye ihtiyacı olmayan, doğruları kendi aklıyla bulacağına olan inancından yola çıkıp halkı koyun kendini çoban sanan kişilere olan bir başkaldırı. Biz koyun değiliz bir çobana değil en fazla bir lidere ihtiyaç duyarız.
Konusunda ele aldığı kaosu okurken yazı stilinde de hissediyorsunuz. Saramago okuması zor gibi dursa da sizi kitabın içine öylesine çekiyor ki kitabın başından ayrılamıyorsunuz.