Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Büşra

Büşra
@Portraitofdorian
Hukuk
21 Aralık 1997
65 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
Ellerimize geçen nimetler böyle çok kere bizim artık layık olmadıklarımızdır.
Sayfa 103
Reklam
En büyük teselli dinlenilmek ve anlaşılmış gibi cevap almaktır.
Sayfa 101
Esasen nice insanın ömürleri güya ezelde gördükleri bir rüyanın tesiri altında kalarak, o rüyayı yerine getirmek için gibi geçer ve zaten belki yeryüzünde her tahakkuk eden şey de ancak evvelce görmüş olduğumuz yahut başkalarının görmüş oldukları rüyaların gerçekleşmesinden ibarettir.
Sayfa 100

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Varolan her şeye onu çeken bir şeyler vardı ama daha kuvvetli bir şey ona varmasını engelliyordu.
Sayfa 212
Bir his fırtına gibi esip yine de hiç fırtına gibi bir his olmayabilir mi? Kişi hislerin fırtınasından bahsedince insanın kabuğunun sızladığı ve dallarının kırılacak gibi uçtuğu bir fırtınayı kasteder. Bu ise yüzeyde tamamen dinginlik olmasına rağmen yaşanan bir fırtınaydı. Hani neredeyse bir ihtida, bir altüst etme haliydi; çehresi zerre kadar değişmiyor ama içerde sanki tek bir zerre bile yerinde kalmıyordu.
Sayfa 214
Reklam
Objektif bakımdan doğru ile sübjektif bakımdan doğru davranışlar arasında her defasında uzlaşma sağlayan, belirsizliktir.
Sayfa 206
Esassız ve daha yüce anlamıyla hakikatsiz bütün ifadelere dünya neden bu kadar tekinsizce iltimas geçiyordu? "Ancak yalan söyleyince bir adım ilerleyebiliyorsunuz," diye düşündü.
Sayfa 204
Çünkü belirsizliğin yüceltici ve büyütücü bir gücü vardır.
Sayfa 192
Ancak düzlükte yaşayan insanlar için eleştirel davranmak ve işlerine gelmeyen şeyleri reddetmek kolaydır; bununla birlikte hayat gondolunda üç bin metre rakımda bulunuyorsanız, her şeye razı olmasanız bile öyle kolay kolay aşağı inemezsiniz.
Sayfa 189
Hakiki inanç, hakiki erdem ve hakiki felsefe diye bir şeyin asla varolmadığını tarihten bilmeniz lazım; ne var ki bunlar sebebiyle husule gelen savaşlar, alçaklıklar ve çirkinlikler dünyayı verimli bir şekilde değiştirdi.
Sayfa 186
Reklam
"Birazdan" geçidi ve "yarın" caddesi insanı "hiçbir şey" şatosuna götürür!
Sayfa 83
Ne var ki hayat bir yerdeki taşları sökmeden başka bir yerde bir şeyler inşa etmez.
Sayfa 140
Başkaları daima ancak kendi hesaplarına uygun görüşlerine inanarak bizi kendimize göre değil, kendilerine göre muhakeme ederler, ve çok kere hakkımızda erdikleri kanaatlerin bizim hakikatlerimizle hiçbir münasebeti kalmaz.
Sayfa 36
Ekseriyetle, ilk gördüğümüz bir adamın veya bir şehrin, ilk duyduğumuz bir sözün veya bir sesin hayatımızda sonradan alacağı mevkiyi takdirle bunlara layık oldukları ehemmiyeti veremeyiz.
Sayfa 14
Zira, daima böyle, başkalarına acıdığımızı sanırken bile, içimizden mutlak biraz kendimize ağlarız.
Sayfa 9
294 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.