Şelaleden uzaklaşırcasına sıraladı adımlarını, neredeyse koşacaktı, çünkü bilmiyordu, o şelalenin hayatın kaynağı olduğunu, herkesin kendi şelalesiyle tanışmasının bir zamanı olduğunu, bazen ata binen, erkek kıyafetleri giyen bir kızın bizi o şelaleye götürdüğünü, bizi kendi şelalemize kim götürmüş olursa olsun kişilerin bahane olduğunu bilmiyordu, en güçlü önyargımız olan şeyin bizi o şelaleye iten en güçlü önyargımız olan şeyin bizi o şelaleye iten en güçlü kuvvete dönüştüğünü bilmiyordu, hayatın bizi o şelaleye götürmek için tasarlandığını bilmiyordu, kendi şelalesinden atlamamış birinin aslında hiç yaşamamış olacağını bilmiyordu...öğrenmesinin zamanı gelmişti.
İnsan zihninin şelalesinden kaçabilir miydi?