Servet-i Fünun'un kurucularından ve Tanzimat edebiyatının son romancılarından Nabizade Nazım' ın ilk ve tek romanı Zehra..
Genel konusunu spoiler vermeden ele alacak olursam kıskançlık, intikam ve pişmanlık hakkındadır. Her bir karakterin özel durumu ve kendi çapında sorunları vardır ama aslında her şey birbirine bağlı gelişmektedir. Kitabın başrolü olan Zehra kıskanç bir yapıdadır ama babasının yanında çalışan Suphi ile karşılaşınca bu durum biraz törpülenir ve güzel bir ilişkiye başlarlar ta ki evlerinde ki Sırrı Cemal adlı cariye ile Suphi arasında yaşanılan olaylara kadar. Suphi sadece bunlarla da kalmadı. Zehra bu durumda tabii ki sessiz kalamazdı ve işte burada olaylar gelişti. Kendi yorumumu katacak olursam aslında bir ilişkiye başlandığında karşıdaki kişi için kendimizi bu kadar feda etmemeliyiz çünkü ne kadar sevsek de bir gün aldatılıyoruz ve yalnız bırakılıyoruz. İntikam almaya çalışmanın da tamamen kendimizi mahvetmekten başka bir işe yaramayacağını düşünüyorum. Bizim için kılını kıpırdatmayan insanlardan bir beklentimizin olmaması gerekir. Kitabın sonunda da anlaşılır aslında ne demek istediğim, okuyanlar anladı bile..
Akıcı bir kitap olsa da acı tarafları okumak zordu ama bu romanın bana bir şeyler kattığını belirtmeliyim, okunmasını da tavsiye ediyorum :)