S.
@SeciciGecirgen
Lisans
26 okur puanı
Kasım 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Hakikatin,Hazreti Musa’dan başlayarak sadece yahudi ırkının tekelinde olduğunu iddia eden yahudilik,Hazreti İsa’yla başladığı esasına dayanan hristiyanlık,veya ancak onu Marx’ın gördüğüne ve ancak onun yolunda gerçekleşeceğine inanma akımı olan komünizm,hep parça gerçekliklerini bütüne yaygın saymanın ve saymanın,tarihi kendilerinin kabul ettiği başlangıç noktasına kadar hakikat yönünden bomboş geçmiş kabul etmenin yanlışlığı,yanılgısı,hatta gülünçlüğü içindedirler.
Sayfa 12 - #DirilişYayınlarıKitabı okudu
İnkar tutsaklık,inanç özgürlüktür.
Sayfa 8 - #DirilişYayınlarıKitabı okudu
Allah'a inanan insanın özgür olduğuna inanıyorum. İnsan boynuna zincir atan, takan eşyadan ve öteki insanlardan, insanların tanrılaştırdığı kişi ve eşyadan insanı ancak Allah kurtarır. Yani insanı ancak Allah özgür kılar.
Sayfa 8 - #DirilişYayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
İşte insanda binlerle hissiyat var. Her birisinin aşk gibi iki mertebesi var: Biri mecazî, biri hakiki.
Mesela, endişe-i istikbal hissi herkeste var; şiddetli bir surette endişe ettiği vakit bakar ki o endişe ettiği istikbale yetişmek için elinde senet yok. Hem rızık cihetinde bir taahhüd altında ve kısa olan bir istikbal, o şiddetli endişeye değmiyor. Ondan yüzünü çevirip kabirden sonra hakiki ve uzun ve gafiller hakkında taahhüd altına alınmamış bir istikbale teveccüh eder.
Sayfa 34 - #risaleinurKitabı yarım bıraktı
Bir dakika inada değmeyen bir şeye, bir sene inat ediyor.
Sayfa 34 - #risaleinurKitabı yarım bıraktı
Aşk, şiddetli bir muhabbettir. Fâni mahbublara müteveccih olduğu vakit ya o aşk, kendi sahibini daimî bir azap ve elemde bırakır veyahut o mecazî mahbub, o şiddetli muhabbetin fiyatına değmediği için bâki bir mahbubu arattırır; aşk-ı mecazî, aşk-ı hakikiye inkılab eder.
Mektubat - 34
Sayfa 34 - #risaleinurKitabı yarım bıraktı
" Her şeyimdi ." Şaşırtıcı bir ifade . Bir varlığa yüklenen bu anlam , onun kaldıramayacağı kadar ağırdı . " Onsuz yapamam . " Bir yalanı ifade etmiyor muydu bu cümle ? Onunla mi dünyaya gelmiştik ? Varlığımızı yokluğun karanlığından varlık âlemine taşıyan o muydu ? " Hayatımın anlamı kalmadı ! " ise anlamsızdı . Varoluşumuza katkısı olmayan biri , nasıl hayatın anlamı olabilirdi ?
Sayfa 176 - #MustafaUlusoyKitabı okudu
"Efendiler, meclisimizde sesinizi değil sözünüzü yükseltiniz. "
Sayfa 115 - #iskenderpalaKitabı okudu
"Keşke kitaplar her eve girse ve okunsa; Keşke her evin alt katı okul olsa, matbaa olsa."
Sayfa 108 - #iskenderpalaKitabı okudu
Aşk, asla paylaşılmayan sır
" Leyla'ya sordular: ' Sen mi Kays'ı daha çok sevdin, yoksa o mu seni? ' Kara gözlü, kara saçlı, kara benli Leyla iç geçirdi, üzüldü: ' Dostlar, bu nasıl bir soru, bana böyle bir soruyu nasıl sorarsınız ki? Elbette ben onu daha çok sevdim, onun beni sevdiğinden.. '' ' İyi ama Leyla, o senin için deliye döndü, çöllere düştü, adı Mecnun'a çıktı ve kurtlarla, kuşlarla konuşur oldu.. ' ' İşte bakın, o gitti, bana olan aşkını ona buna anlattı, ben ise aha şuracığımda, kalbimin içinde onun aşkını saklayıp durdum, hiç kimse ile ne paylaştım, ne kimseye dert yandım. Şimdi siz karar verin, o mu beni daha çok sevmiş, ben mi onu? '
Sayfa 97 - #İskenderPalaKitabı okudu
Kitaplara göre bir sır olmalıydı aşk, asla paylaşılmayan bir sır...
Sayfa 96 - #İskenderPala #konakyerindeyokKitabı okudu
Evet hırs, şükürsüzlük olduğu gibi hem sebeb-i mahrumiyettir hem vasıta-i zillettir. Hattâ hayat-ı içtimaiyeye sahip olan mübarek karınca dahi güya hırs vasıtasıyla ayaklar altında kalmış, ezilir. Çünkü kanaat etmeyip senede birkaç tane buğday kâfi gelirken, elinden gelse binler taneyi toplar. Güya mübarek arı, kanaatinden dolayı başlar üstünde uçar. Kanaat ettiğinden balı insanlara emr-i İlahî ile ihsan eder, yedirir.
Sayfa 403 - #risaleinurKitabı yarım bıraktı