Kim imanını eylemlerinden, inancını uğraşlarından ayırabilir? Kim saatlerini önüne serip, "Bu Tanrı için, bu kendim için mi; bu ruhum için, bu da bedenim için mi?" diye sorabilir? Bütün saatleriniz evrende benlikten benliğe çırpılan kanatlardır.
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
Nereye sürüklüyorlar bizi, diye bağırdı kısık bir sesle, niye buna zorluyorlar? Niye beni yaşamaya zorladıkları hayatı yaşadım diye cezalandırmaya çalışıyorlar?
Aynaya baktığımda soruyorum: bu ben miyim, diye. Bakıyorum kendimim, yüzüm, elmacık kemiklerim değişmemiş, bakıyorum: öyleyse değişen ne? Kendime katlanamıyorum, başkalarına katlanamıyorum. Kimi seviyorum ben, bilmiyorum. Belki hiç kimseyi