Hayattan aldığımız her zevki ona muadil bir ıstırapla ödediğimizi bildiğim için, hiçbir şeyden yüzde yüz saadet ümit etmiyor ve yüzde yüz felaketten korkmuyordum. #9418548
Peyami Safa
Sevmek, kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir, inancı az olanın sevgisi de azdır.
Sevgi ancak iki insan birbirlerine varlıklarının özünden bağlanır, her biri kendini varlığının özünden tutarsa gerçekleşir. İnsan gerçeğinin de canlılığının da sevgisinin temeli de iste bu "özden tanıma" deneyimidir.
Birini sevmek sadece güçlü bir duygu değildir; bir düşünce, bir yargı, verilen bir sözdür. Eğer sevgi sadece bir duygu olsaydı, karşılıklı verilen sonsuza kadar sevme sözlerinin hiçbir temeli kalmazdı.
“İnsanı insan olarak düşünün ve onun dünya ile iliskileri de insanca olsun, o zaman sevgiyi sadece sevgiyle, güveni güvenle değiştirebilirsiniz. Eğer sanattan tat almak istiyorsanız, sanatkârca eğitilmiş olmanız gerekir. Eğer başka insanları etkilemek istiyorsanız, onlar üzerinde gerçekten uyarıcı ve geliştirici etki yapan bir kişi olmalısınız, insanlarla ve doğayla olan her ilişkiniz, sizin iradenizin nesnesi olan, gerçek bireysel yaşamınızın en net yansıması olmalıdır. Eğer sevginiz sevgi doğurmuyorsa bu, sevginizin, sevgi üretmediği anlamını taşır. Eğer seven kişi olarak yaşamınızı ortaya koyuyor ama sevilen bir kişi olamıyorsanız, sevginiz güçsüzdür. Şanssızlıktır."