“...şarkının bittiği yerde tuhaf bir şey oldu. kısa bir sessizlikten sonra kulaklıktan özgür’ün sesi geldi. ne olduğunu anlamadan olduğum yerde doğruldum. “eylül’ün yirmi ikisi...” böyle başladı kayıt. o an kaydı durdurup müzik çaları kapatmam gerektiğini biliyordum. kurallardan biri, işlerine burnumu sokmamamdı. ama kendimi tutamadım. ve kaydı dinlemeye başladım. “eylül’ün yirmi ikisi. tam üç yıl iki ay oldu...”
“Belki de ben gerçekten gelmemeye gittim. O kadar çok gittim ki artık hiçbir yerdeyim. Ama şunu bil ki bu dünyada olmayı seçebileceğim tek bir yer olsaydı senin yanını seçerdim.”