Sıcak ama bir o kadar da serin bir hava sarmıştı ortalığı. O havanın ortasında ne yapacağını bilmeyen, karışık bir kadın vardı aynı zamanda .Fırtınalar kopuyordu içinde, yani sessiz değildi çığlıkları ama duyanı yoktu...
Sayfa 7 - Kurgu Kültür merkezi yayınlarıKitabı okudu
Olayları sebep sonuç ilişkisiyle gözlemen gerekir. Vakalara farklı açılardan bakabilmeli, hayatın her türlü ayrıntısını göz önünde bulundurabilmelisin.
Ailenizin bir üyesinin kapınızın önünde açlıktan ölmesine izin vermezsiniz. Ama onları doyurmaya fazlasıyla yetecek kadar kaynağa sahip bir gezegende her saat 400 çocuğun ölmesine izin veriyoruz. Probbem, onları ailemizin üyeleri olarak görmememiz.
Niyetlerimiz neyse, hayatımız da ona uygun ilerler. Hayatımızda yaradılışın motorunu çalıştıran yakıt budur.
Hayatın enerjiden başka bir şey olmadığını anlamak önemlidir. Organize edilmemiş enerjidir. Peki enerjiyi organize eden kimdir? Biziz. Şaşırtıcı olabilir, ama bunu yapan biziz. Hayat, daireler çizerek tekrar kendi kaynağına dönen saf enerjidir. Yani kendi kendini besleyen, devam ettiren, belirleyen ve yaratan bir süreçtir. Kendini temel alır, kendine dayanır ve bir sonraki ifadesinin ne olacağını belirlemek için dönüp kendine bakar...
..,konuşmaya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Atışmak, kavga etmek, çekişmek, tartışmak, sürtüşmek veya dalaşmak değil, yalnızca sohbet etmemiz gerek; ılımlı bir tutkuyla konuşmak, açık bir zihinle dinlemek, hoşgörülü ve hassas bir kalple paylaşmak, yüce gönüllü bir biçimde keşfetmek ve hiçbir zaman son bulmaması gereken sürekli bir alışverişin parçası olarak bu sohbetin devamının gelmesini arzulamak, tekrar tekrar konuşmak ve paylaşmak üzere bir araya gelmeyi istemek....
insan üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurta yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Gene de tüm hayvanların efendisidir