Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tolgahan Muslu

325 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Algernon'a Çiçekler
Algernon'a ÇiçeklerDaniel Keyes
8.9/10 · 14,8bin okunma
Reklam
Tolgahan Muslu
2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
4/52 kitap - %8 tamamlandı
4 kitap okudu
52 kitap
1.528 sayfa
0 inceleme
0 alıntı
5 günde 1 kitap okumalı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Karamazov Kardeşler'deki Büyük Engizisyoncu hikayesini, tekrar dünyamıza gelen Hz. İsa'yı hapse atan Tomas de Torquemada' nın argümanlarını hatırlayın: Hz. İsa, şeytanın üç baştan çıkarıcı teklifini reddedip insanlığa özgür irade vererek büyük bir hata yapmıştır. Bu hatayı düzeltmek Kilise'ye düşecektir ve ayağına takılmasını engellemek için Allah'ın oğlunu ortadan kaldırmalıdır.
Olayın özü şu: Maddiyatçılaşan ve şehirlileşen bir kesimin değişimin hızından endişeye kapıldığı ama gene pozitif yanlarından dolayı da aynı değişime sıkı sıkıya sarıldığı bir durumla karşı karşıyayız. İşin üzücü (ve geçmişi bilen bir insan için sıradan ve sıkıcı) tarafı ise şu: Gene namlunun ucunda kadınlar var; toplumlar ahlaki sınırların flulaştığı dönemlerde onları hırpalamasa olmuyor.
Reklam
Kısacası tarih lineer bir süreç değil. Brezilya bayrağında ne yazarsa yazsın ya da Auguste Comte ne derse desin hep ileri gitmiyoruz. Toplumun ve bireyin temel ihtiyaçlarına karşılık gelen adetler öyle kolay yok olmuyor; eskiyi komple arkanızda bırakamıyorsunuz. Zaten böylesi çok basit olurdu ve mühendislerle tarihçiler arasında bir fark kalmazdı. Siz de huzur içinde Celal Şengör izleyebilirdiniz.
Maffesoli'ye göre istediğimiz kadar bireyleştiğimizi düşünelim, gene de bizimle aynı fikirlere ve zevklere sahip insanlarla "yeni kavimler" (Fr. neo-tribalism) kurmadan edemiyoruz. Bu yeni kavimler tarihtekiler kadar uzun ömürlü olmayabilir fakat tıpkı onlar gibi ortak bir kimlik üzerine bina edildikleri ve insan psikolojisindeki bir ihtiyacı karşıladıkları için her yerde karşımıza çıkıyorlar. Emile Durkheim'ın modern dünyada dinin ortadan kalkmayacağını belirtmesindeki mantığa benzer bir durum var. Eskinin cemiyet bazlı ideolojileri (din) ve örgütlenme biçimleri (kavim, aşiret, boy, cemaat) modern dünyayı şekillendiren iktisadi, tıbbi ve teknolojik gelişmelere direnemezler, doğru ancak metamorfoza uğrayarak da olsa şu ya da bu şekilde varlıklarını sürdürecekler.
Bugün domuz yemenin bazı ateistler için bile tabu olması ya da içki içmenin mütedeyyinler için faiz gibi benzer günahlardan çok daha kötü algılanması da geçmişten gelen bir önyargının devamı aslında. Kimin ne yediği görünür bir şey olduğundan, grup içinden olanı grup dışındakinden ayırmayı kolaylaştırıyor çünkü.
Aynı anda bu kadar çok kişiye aynı seviyede bir eğitimin sağlanamayacağı da ortada. Diplomalarıyla heveslendikleri statüye erişmek için kendini eğitme ihtiyacı hisseden beyaz yakalı kitlelerin bunda başarıya ulaşamamalarının bir önemli nedeni içinde bulundukları çalışma şartlarıysa bir diğeri de mensubu bulundukları sosyo-ekonomik sınıf; unutmayalım ki hiçbir fiyakalı kıyafet, pahalı şirket tatili ya da kiralık lüks araba, üretim araçlarına sahip olmayanların proleter olduğu gerçeğini değiştiremez. Akciğerlerinizde is, işliklerinizde leke, alnınızda ter olmaması işçi olmadığınız anlamına gelmiyor ne yazık ki.
Herkesin kendi mahallesinde üretilen kültürel metaları tüketmesi eklektik (seçmeci) bir tavrın önüne geçiyor. Hayatın her alanında birbirinden farklı kökenden gelen ögeleri karıştırıp tabuları yıkmakla böbürlenen modern insan, iş kültüre gelince duvarlarını yıkmıyor, yıkamıyor, her ağaçtan meyve koparamıyor. Kıyafetlerimizde gösterdiğimiz cesareti ve seçiciliği okuduklarımızda, dinlediklerimizde ve izlediklerimizde sergilemekten imtina etmemiz aslında dış görünüşümüzde vermeye hazır olduğumuz tavizleri içselleştirmekte ne kadar isteksiz olduğumuzun da gönülsüz bir itirafı.
Reklam
324 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
HİKAYEYİ BİR DE KURTTAN DİNLEMEK LAZIM
Günümüzün en tartışmalı şahsiyetlerinden biridir Sultan Abdülhamid. Kimine göre "kızıl sultan" olan padişah kimine göre ise "ulu hakan" olarak görülmekte. Hemen herkesin Sultan Abdülhamid hakkında belli başlı fikirleri var lakin herkes kendi siyasi görüşüne paralel bir fikir yürütme içerisinde. Döneme dair pek çok dış kaynak var, Sultanın yaşadıklarını okuyup tahlil edebileceğimiz belge sayısı bir hayli fazla. Ancak bu kitabı okurken bir nevi Sultan Abdülhamid ile empati yapıyor, duygularını ve düşüncelerini bir de onun penceresinden değerlendiriyorsunuz. Sürgünü, siyasi koşulları, toprak kayıplarımızı ve dönemin şartlarının halkın ruh hali üzerindeki etkilerini başarılı bir şekilde yansıtmış Zülfü Livaneli. Başlıkta da belirtildiği üzere, hikayeyi bir de kurttan dinlemek isteyenlerin okumasını tavsiye ederim.
Kaplanın Sırtında
Kaplanın SırtındaZülfü Livaneli · İnkılap Yayınevi · 20229,6bin okunma
362 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.