Vakur Tscheisever

Vakur Tscheisever
@Tscheisayan
Bu dünyada renk, nakış, lezzet, ne varsa küsüm! Gözümde son marifet, Azraile tebessüm...
DOĞRU DÜŞÜNCE OLMADAN...
“Başkalarının bilmediklerini biliyor olmanın trajik asaleti” içindeki akademik çevrelerin trajedisi de bu: Mutlak gerçekliğin değil, sadece kendi devamlılıklarının peşinde oldukları için, yaptıkları işi anlatmak ve buna bir analiz statüsü kazandırmak onlara yetiyor. Meseleye dair tüm detayları bilmelerine rağmen, asıl bilinmesi gerekeni bilmekten, işin özünü kavramaktan acizler. [...] Ellerinde doğru hükme varma becerisini temin edecek bir bilgi yok. Dolayısıyla doğru hükmü yanlıştan ayırmanın şartlarına da mâlik değiller. Ne yazık ki, doğru düşünce olmadan doğru düşünce faaliyeti olamayacağının, bunlardan birincisinden mahrum olmanın ikincisinde de yetersizlik anlamına geldiğinin idrakinde değiller. (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)
Reklam
YENİ BİR DİLE DÖNÜŞTÜREMEMEK!..
- "(...)Konuşmalarımızda, yazılarımızda sık sık “Bütün Fikrin Gerekliliği”ne referansta bulunmamıza rağmen, etrafımızdaki milyarca detayı İbda Dil ve Diyalektiği bağlamında bir zemine oturtup, bu zemin üzerinde temellendiremiyoruz. Tesbit ve teşhislerimizde, “Bir şeyin aynı, aynı olduğu şeyden başkadır” düsturunu sadece bir klişe gibi kullanıyor, bir “şey”le o şey’in fonksiyonunu ve fonksiyonun farklı özellikleri olabileceği gerçeğini karıştırıyoruz. Her konuyu basite indirgeyerek ele aldığımız için, meselelerin çözümüne konseptual bir yaklaşım geliştiremiyor; elimizdeki malzemeyi yoğurup, biçimlendirip yeni bir dile dönüştüremiyoruz. Üstelik bu ve benzeri olumsuzluklar sadece bize has bir eksiklik değil..." (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)
ASÂLET ve ZARÂFETİN BİRLİKTELİĞİ MUHTEŞEMDİR!..
- "Mevzu bütüncüllük, bütüne duyulan arzu olunca, mesele de ister istemez gelip, İbda Mimarı
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
'nun Mutlak Fikir’den hareketle temellendirdiği ve sistem bazında örgüleştirdiği
Bütün Fikrin Gerekliliği
Bütün Fikrin Gerekliliği
meselesine dayanıyor, dayanmak da zorunda: Çünkü, İslâm’a muhatap anlayışı yeniden temin ve tesis etmenin sistemi olan bu “çok katlı yapı”ya meselenin istediği seviyede yaklaşabildiğimizi söyleyebilmek hayli güç. Üretemeyen, sadece aktaran bir literati konumundayız. İslâm’ın evrensel mesajını Batılı formlar içinde değiştirerek yeniden üretmek bize yetiyor! Zihnî referanslarımız ve hayâl gücümüz kıt; dayandığımız entelektüel zemin ise fazlasıyla sığ. Asalet ve zarafetin birlikteliği muhteşemdir. Lâkin bu estetik hâli yansıtabilme, zihnî bir heyecan duyma ve bunu yaşayabilmenin şartlarına mâlik değiliz. Nesneleştirme ve nesnelleştirmelerimizde bize tam bir tanıma sağlayacak, özne-nesne bütünlüğünü temin edecek bu “çok katlı yapı”dan İslâmî bir “zevk” damıtamıyoruz. Bu da başta “Bütün Fikrin Gerekliliği” olmak üzere İbda Dil ve Diyalektiği’ne ait, sürekli kullandığımız kavramlar hakkında aslında ne kadar az şey bildiğimizi gösteriyor... (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
RUHUN MÜKEMMELLİĞİ ve AŞK...
“Halkın aklı gözündedir!” eşyanın sadece hükümlerini görür. “Keşif ehli” ise eşyada Hakk’tan başkasını görmez. Dolayısıyla, bütüne arzu duyan ve ruhî açlık çeken insanın da büyük bir ihtilâl-inkılâb vücuda getirmek, “yeni-mânevî bir ideal” formüle etmek istidadında yaratılmış “Büyük Ruhlar”ı arayıp bulmak gibi bir cehd içinde olması gerekir ki, mevzu muhatabını bulsun, maksat hasıl olsun. Zira, Andrey Tarkowski’nin de işaret ettiği gibi, “ruhun mükemmelliğini aramayan hiçbir insan değerli değildir; bir tarla faresi ya da bir tilki kadar önemsizdir.” (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)
AŞK: HİKMET, GAYRET ve LÜTÛF İŞİDİR!..
- "(...)Bir başınalık, imkânlar âleminin belâlardan kurtulup kendi ruh dünyasında yaşamak en huzurlu ve en mutlu olduğu ânlardır. Kanmak nedir bilmeyen duygulu bir ruha sahip insan için bu ânlar; fikirlerin, imge ve simgelerin en saf haliyle ortaya çıktığı, muhteşem olanın tüm ihtişamı içinde kavrandığı ânlardır. Kalemini sanki esrarlı bir güç ele geçirmiş, kendi benliği o ruhun emrinde bir araç olmuştur. Sûretler aracılığıyla cevherleri kendi hakikatine taşır, zıtları birleştirir ve ortaya bir eser koyar. Ortaya koyduğu her eser, hayatı boyunca, tek başına yürüyeceği uzun yolculuğunda verdiği bir yorgunluk molası gibidir. Dış âlemle bütünleşen bir zihnin madde halinde dışavurumu, iç âlemindeki tekâmülün dış dünyadaki tezahürüdür. Ancak, âlemin bir parçası haline gelmek, zıtları birleştirmek bir kültür, çaba ve lütuf işidir. André Gide’in deyişiyle, “imkânlara sahip olma duygusudur.” Böyle olmasaydı, büyük bir deha ile alelâde bir zihin arasında da pek bir fark kalmazdı..." (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)
Reklam
Reklam
6,1bin öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.