Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

.Z.

.Z.
@Uglyduchess
23 kütüphaneci puanı (Geçen ay: 21)
719 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
İnsanca duyguları coşturmak ya da yatıştırmak için örnek, çoğu zaman sözden daha etkilidir. Konuşmamızda ilkin sizi teselli ettikten sonra,-uzaktan da olsa aynı duyguları canlandıran bir mektupla kendime ilişkin talihsizlik tablosunu gözlerinizin önüne sermek istiyorum: Öyle sanıyorum ki mutsuzluklarımla, mutsuzluklarınızı karşılaştırarak, deneyimlerinizin hiçbir sey ifade etmediğini ya da çok az şey ifade ettiğini görecek ve onlara katlanma konusundaki gücünüzün az olduğunu anlayacaksınız.
Sayfa 15
Reklam
Yoruma doğum gününüzü yazın test edelim :)
Olasılıkla ilgili eğlenceli bir olgu da doğum günü problemi olarak bilinir. Bu olguya göre, gelişigüzel bir şekilde seçilmiş olan 23 kişiden ikisinin aynı gün doğmuş olasılığı %50’nin hemen üzerindedir. (ay ve gün olarak ). Aynı oran 41 ya da daha fazla sayıda kişi için %90’nın üzerindedir.
Sayfa 17
Dost ve Dostluk Üzerine
Dostluk kutsal bir isim, aziz bir şeydir; ancak iyi insanlar arasında var olabilir, karşılıklı saygıdan doğar ve iyilikler kadar düzenli bir hayatla ve ahlakla devam edebilir. Bir dostu dostundan emin kılan şey, onun dürüstlüğünü biliyor olmasıdır. Güvencesi iyi doğası, inancıysa sebatıdır; gaddarlığın, hainliğin ve adaletsizliğin olduğu yerde dostluk olamaz. Kötüler arasında, bir araya geldiklerinde, topluluk değil komnplo söz konusudur. Bunlar karşılıklı sohbet etmezler, birbirlerinden çekinirler. Dost değil, işbirlikçidirler.
Sayfa 75

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ölüme gitmek, Cennet’e giden bir kapı bulunmadığını, yalnızca uçurum olduğunu görmek; kurtuluş olmadığını bilmek ve buna rağmen paniğe kapılmamak ; yalnız hayat sevgisi, özgür olmaktan dolayı gurur ve umutla korkuyu yendiği için de sevinç duymak… Yeryüzüne böylesi mağrur, aydınlık ve içten bir ibadet ne zaman gelecek ?
Sayfa 118
Sefil huzurumuz
Her şey doyum, kuvvet ve hasrettir, hepsi ruh olabilir. Lanetli ve kısır hayat, yalnız cimrilikle geçendir-harcanmayan, tehlike peşinde gitmeyen, arzulamayan, sırf ılımlılıktan ve iyi geçinmekten ibaret sefil bir huzurdur.
Sayfa 33
Reklam
Sanki Iyi’nin, insan ruhunda tutunup kökleşmesi için mücadele edip kana bulanmaya ihtiyacı varmış gibi; bir düşmanı olmalı, bu düşman onu gece gündüz uykusuz kalmaya ve asla kötümün eğilimine teslim olmamaya zorunlu bırakmalı. O zaman ister istemez İyi’yle işbirliği yapar ve insanı yukarı doğru iter bu düşman. Dünyadan şiddet, küstahlık ve haksızlık kalkarsa, vay halimize!
Sayfa 55
Hayat trajiktir
Yalnız bu sadık kalır sana. Hayat trajiktir. Filozofların ya da güzellik tutkunlarının teorileri için eğlence ya da oyun aracı değildir o. Mücadeledir. Ya yersin ya da seni yerler. Hayat, insan etini tatmış, onu çok lezzetli bulmuş, artık gözü doymayan bir dişi kaplandır. Köylerle şehirlere musallat olur, nerede bir insan bulursa yakalar. Kendisi için ondan lezzetli et yoktur .
Sayfa 28
Sevgili Kadın,
Bazılarının, inceliği, kibarlığı seni aldatmasın. Kibarlık, kadın bulma ihtiyacını gidermiş erkeğin lüksüdür sadece. Yoksa o da yoldan geçen kadınlara; oranı buranı yerim senin, deyip tatmin olacaktı. İşte erkeğin iç dünyasını ifşa ediyorum. Erkeklerin tamamında bu biyolojik temel mevcuttur. Geri kalan: Kültür, ahlak, din gibi ıvır zıvır, hep bu temel üzerinde…
Sayfa 64
Gerçek Tityos da Sisyphos da aramızdadır
Akheron'da yırtıcı kuşlarla paralanan Tityos da yoktur gerçekte. Dev bir göğüs kafesini didikleyerek habire Sonsuza dek yetecek et bulabilir mi kuşlar? O insanüstü titan gövdesi ne kadar yer tutsa -Gerilmiş kolları, bacaklarıyla Dokuz dönümlük bir alana sığmasa da, bütün Yeryüzüne yayılsa- ne sonsuz acı çekebilir, Ne de sonsuz bir besin kaynağıdır. Ama aramızdadır Zavallı aşığı nasıl gagalar kıskançlık, İçini nasıl kemirir tutkular, düşün bir kere! Gerçek Sisyphos da aramızdadır. Bir post kapmak, çıkarlara ve güce yaslanmak Eğiliminde olanları nasıl yenilgiye uğratır, Nasıl buruklaştır kamuoyu. Bu yararsız, Hiç ele geçmeyecek ödül uğruna ter dökmek; Durmadan, sarp bir tepeye sürmektir kayayı. Oysa doruğa ulaşıldığında yuvarlanmıştır kaya Ve çoktan bulmuştur ovanın düzeyini.
Sayfa 123
Aşık hemcinslerine Lucretius’tan öğütler : )
Lanetli ağdan kurtarabilirsin kendini, Yeter ki kendi özgürlüğünün önüne durma İlkin tapındığın uğruna iç çektiğin dişinin Kusurlarını ara bul, bedence ve ruhca. Çünkü aşk kör eder çoğunluk gözünü erkeğin, Olmadık özellikler yakıştırır sevdiğine. Nice çirkin kadına tapınıldığını biliriz. Bakarız gülüp geçer dostuna biri, Alçaltıcı tutkusundan ötürü ; oysa zavallı Kendisi de -bilmeden- benzer bir açmazın içindedir. Sütlü kahve olur çıkar, kara-sarı haspa, Övülür pasaklının sevimli dağınıklığı. Gözleri yeşil olsa bile, tanrıça grisidir. Sıska ve kuru mu, ceylan sekişli'dir mutlaka, Bodur ya da kavruksa küçük periler'i andırır, Görkemli tanrı dölü'ndendir, iriyse, hantalsa. Kekeme mi, çocuksu tutukluğu ne çekicidir! Donuksa, alçakgönüllüdür ; geveze mi, cevher saçar; İnce ruhludur sıskaysa,öksürürken boğuluyorsa. Memeleri çok iriyse Bacchus'u emziren Keres'e benzer Burnu kiitse Satyr'lerin çocuğudur, Köfte Dudaklıysa öpülesi’dir -Saymakla bitmez bunlar-
Reklam
Doğa birden dile gelse, dese ki Nedir derdiniz? Neden dövünüyorsunuz boyuna? Neden yas tutuyorsunuz ölüme ? Eğer 0 ana kadar hoşnutsanız yaşamınızdan -Tatların tümü boşuna harcanmamışsa Çatlak çanağa doldurulan su gibi akıp- Ey sersem yaratık, neden o zaman Doygun bir konuk gibi çekilmiyorsun Dingin kafayla dinleneceğin yere kaygısızca? Kazancının tümünü saçıp savurmuşsan, Çekilmez olmuşsa yaşam, neden artıracaksın Zararlar toplamını? Yeni emeklerin de kolayca Boşuna gidebilir. Neden sonu gelmesin yaşamın Ve çabanın? Bir tat yaratmamı mı bekliyorsun Benden yoksa? Yok öyle bir şey, bil Kıramazsın Degişmeyen zincirini olayların. Bedenin daha Çökmemişse yaşIa, tutuyorsa daha elin ayağın, Bil, yeni bir şey görmeyeceksin. Canlıların Tümünden de çok yaşasan, hiç ölmesen de hatta.
Tek şey kesin, sonsuz yasayla belirlenmiş: Doğan her şey bir gün ölür! Constat eaterna positum que lege est Ut constet genitum nihil.
Sayfa 95
Mutluluk
Hiç kimse kendi konumunu az da olsa kusurlu bulmayacak kadar mutlak anlamda mutlu olamaz. İnsanın mutluluğunun özü kaygı uyandırıcıdır, ne tamamen ele geçirilir ne de sonsuza değin sürer.
Sayfa 98
Şunu kesinlikle iddia ediyorum: Kaybettim diye hayıflandığın şeyler sahiden senin olmuş olsaydı, onları asla kaybetmezdin.
Sayfa 88 - Alfa, 2.baskı
David is always the beloved of an older lover rather than the lover of a boy-companion. In classical Greek terms David is always ‘eromenos‘ rather than the ‘erastes’ (older lover). He is always a beloved youth , the object of male desire ( whether of YHWH, Saul, or Jonathan), responsive to the love of others rather than the initiator of that love.
Sayfa 35
1.915 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.