Sonra yavaş yavaş mantığım değişti. Hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm, insanları anlayışım değişti. Vâkıa bunlar bir günde olmadı. Hatta çok güçlükle ve adım adım oldu. Hatta çok defa bana rağmen oldu. Fakat oldu.
Abdullah b. Ömer'den rivayet olunur ki: Rasulullah sallallahu aleyhi ve şeklen şöyle buyurdu:
Şüphesiz bu sûretleri (canlı resimlerini) yapanlar kıyamet gününde azap olunacaklardır. Onlara: "Haydi! Yarattıklarınıza hayat verin bakalım!" denilecek.
Sorarlarsa, "Ne iş yaptın bu dünyada?" diye, rahatça verebilirim yanıtını: "Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasına doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından
''Yanlışın doğruluğunun savunulduğu yerde ahlâkın, adaletin de sorgulanmasına ihtiyaç vardır. Adaletin olmadığı yerde zulmün yükseklerde yer alması kaçınılmazdır.''
''Yanlışın doğruluğunun savunulduğu yerde ahlâkın, adaletin de sorgulanmasına ihtiyaç vardır. Adaletin olmadığı yerde zulmün yükseklerde yer alması kaçınılmazdır.''
Ah o yeri geldiğinde yere göğe sığdıramadığımız seçimlerimiz yok mu? Bize bir hayat sunan ama bazen de pişmanlıklarla kavrulduğumuz ömrümüzü heba ettiğimiz seçimlerimiz. Hepsi bizim fikirlerimizin birer parçası. İşin üzücü tarafı kendimizden başka suçlayacağımız kimse de yoktur.
"İnsanoğlu saflığı anlama ihtiyacının sınırlılığı, uyanıklığıysa amaç fazlalığı zannedip buna uygun hareketler yaptıkça düşeceği çukuru kendisi için kazmış olacaktır.