Vurularak ölenler hayatı kendi vücutlarında saklıyarak ölüyorlar...
Darağacında can verenler, açlıktan, hastalıktan ölenlerse ölmeden önce hayattan vazgeçiyorlar sanırım.
Her biri eceli bekliyor, ecelse daha gelmiyor. Ama gelecek. Belki bu gece gelir, belki de yarın... Ama o insanların ölüme ihtiyaçları var gibi...
Onlar için ölümle hayat arasında hiçbir fark kalmamış. Onlar birer canlı cenaze zaten...
Ölmüş kahramanların heykellerini ölüler değil, yaşayanlar yükseltirler. Onların ruhlarını içimden çıkarıp bir heykel haline getirmek için ben hayatta kalmalıyım.
Merhaba,
Beni ortaokul yıllarıma götüren bir okuma oldu. Zamanında okuyamamıştım, kolileri karıştırırken görünce artık okuma zamanının geldiğini anlamamla bir çırpıda okumuş oldum.
Özellikle ülkemizin şu zor günlerinde, bu toprakları kazanırken yaşanan zorlukları, çekilen acıları hatırlatan, okunması gereken önemli eser.
Okuyacaksanız bu günlerde okuyun, o günleri yâd edip geleceğe daha umutla, inançla bakmanızı sağlayacaktır.
Keyifli okumalar...
Halime KaptanRıfat Ilgaz · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20163,787 okunma
Henüz çoğumuz hayatın özünü anlayamayarak havada saadet, kuyu dibinde cennet arayan, birbirimizden keramet bekleyen, boş şeylere kapılan, vaatlere aldanan saf kimseleriz.
****
Yazardan okuduğum ilk, ama son olmayacak kitap.
Ağlanacak halimize güldüren harika bir yapıt doğrusu. Gerçekleri çok iyi bir üslup ile insanın yüzüne vuran Gürpınar'ın, nükteli anlatımıyla keyif alınarak bir çırpıda okunan harika bir kitap oldu benim için.
***
Kitapta efsun işleriyle uğraşan yarı saf bir adamın ve ona yoldaşlık eden iki kafadarın eğlenceli, güldürürken düşündüren hikâyesine tanık olacaksınız.
Keyifli okumalar.
Efsuncu BabaHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20187,4bin okunma
En akıllılarımız her gün aldanıyorlar. En akılsızlarımız her gün aldatıyorlar. Hepimiz daima aldanıyoruz, fakat fırsat düştükçe aldatıyoruz. Bu suretle geçim dengesini biraz düzeltebiliyoruz... Aldanıp da aldatamayanlar... İşte aç kalan güruh bu zavallılardır.
Bu mini mini kitabı bu kadar uzun sürede okuduğum için üzgünüm, ama malesef final haftası denilen gerçeği göz ardı edemiyoruz.
***
Oldukça sürükleyici; yer yer gerilim, bazen dram ve komedi unsurlarının bu kadar kısa bir olay örgüsüne sığdırılması oldukça keyif vericiydi.
Bir nevi zamanda yolculuk yaptım ve o dolaptan dışarıyı Behram Ağa yerine ben temaşa ettim doğrusu.
Bu arada gerilim konusundaki başarıyı görünce yine sevgili Ahmet Mithat'ın Esrar-ı Cinayat adlı polisiye romanına merak saldım ve en kısa sürede okuyacağıma dair kendime söz verdim.
Velhâsıl-ı kelam ben çok beğendim, okuyun, siz de beğeneceksiniz...
Dolaptan TemaşaAhmet Mithat Efendi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,553 okunma