Ben kimim?
Sonbaharda dalından ayrılan bir yaprak mı?
Hayır, ben boşlukta salınan bir yaprak olamam.
Yoksa salıncaktan düşmüş küçük bir çocuğun gözlerindeki buğu muyum?
Hayır hayır! Ben kırık yüreklere saplanan bir acı olamam.
Koca sahradaki bir od muyum yoksa?
Yok, ben gönülleri yakıp kavuran bir ateş olamam.
Ayrılığın pençesine yakalanmış iki
Maşuğu seven aşık olur; Aşkı seven aşk.
Maşuğu seven göze vurulur; Aşkı seven gönle tutunur.
Maşuğu kaybeden aşık ağlar; Aşkı kazanan aşk mı var?
Maşuğu bulmak şöyle dursun; Aşkı bulana aşk olsun.
Mina
Mü'min; camide Mü'min, evinde demokrat, ticaretinde kapitalist, sokakta liberal olamaz. Mü'min her nefesini; evde, camide, sokakta, işyerinde Mü'mince alır.
Giden unutulur belki ama
Gittiği yol hafızada mıhlanır.
Bir taşı, bin taş oturtur yüreğe.
Gidenin yeri kabuk bağlayadursun
O taşlara her basan, yarayı yeniden kanatır.
Mina
Yol meçhûl, arıyorsun yoldaş.
Sen önce yolunu bul.
Aynı yönü seçenlerin,
Gönülleri kesişir bir gün.
O gün yol'daş mı bulunur yalnız, heyhât..!
Yoldaş, gönüldaş, derttaş...
Mina