Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

n u r

n u r
@_nurcanil
Sıkı Okur
Türk Dili ve Edebiyatı
468 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
351 syf.
·
Puan vermedi
Ne demek 'mış gibi' yaşam? Düşüncelerinin arkasındaki niyetin farkında olmayan, sözü, gözü, davranışı birbirine uymayan insanların yaşamı demek. "Böyle insanlar var mı?" diye sorarsanız, çevrenize bir bakın! Aklı, düşüncesi çocuğuna yardım etmekle dolu olduğu halde asık yüzlü, kırıcı, ilgisiz anne ve babaları; öğretmen olduğunu söyleyen ama hiç kitap okumayan insanları göreceksiniz. Kimimizin körleşip fark etmediği, kimimizin kanıksayıp artık yadırgamadığı mış gibi bir yaşam yaşıyoruz. Sanki kaderimiz olmuş, kuşaktan kuşağa sürüp gidiyor: Yaşıyormuş gibi görünüp de aslında yaşayamamak... Ve yaşamadığının farkında bile olmamak...
Mış Gibi Yaşamlar
Mış Gibi YaşamlarDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20203,286 okunma
Reklam
243 syf.
·
Puan vermedi
Öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının yolunu aydınlatan, her soru işaretine cevap bulduran bir kitap. Öğretmenlik sadece maddiyat için yapılabilecek bir meslek dalı değildir. Bu işe gönül vermeyen, idealleri olan bir nesil yetiştirmek adına emek harcamayan biri öğretmenlik mesleğini layıkıyla yapıyor diyemeyiz. "Öğretmenlik yapan öğrenciler görür karşısında ama öğretmen olmuş olan canlar görür karşısında." | Doğan Cüceloğlu |
Öğretmenim, Lütfen Bu Kitabı Okur Musun!..
Öğretmenim, Lütfen Bu Kitabı Okur Musun!..Hasan Yılmaz · Çizgi Kitabevi · 2008968 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
Sevgi tahammül etmek değildir,  katlanmak, adanmak ve bu yolda benliğinizi gözden çıkarmak da değildir. Sevgi parmak izi kadar özgün ama yarattığı sonuçlar açısından evrensel bir etkidir. Bu uğurda herkesin bilgisi, emeği ve düşünce disiplini kişiye özeldir. Sevgi kendiliğinden değildir, öğrenilendir. Dolayısıyla sevgisizlik de öğrenilmiş bir eylemdir. Sevgi için bilgi, emek, düşünce disiplini ve uygulama çok ama çok gereklidir. Çünkü insan Farabi'nin de dediği gibi bilmediğinin düşmanıdır. Sevgi, inşa edilen bir deneyimdir. Sevgi sandığınız kusurları hayatınızdan çıkardığınızda geriye emeğinizle büyüyen eşsiz bir mutluluk, güven ve huzur hissi kalacaktır.
Sevme Kusurları
Sevme KusurlarıMüthiş Psikoloji · Destek Yayınları · 20202,313 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
200 syf.
·
Puan vermedi
“Disiplin içinde çalışmayı bu kitaptan öğrendim.” | Cemil Meriç | Kitapta, gençlere ve zihnini kullanarak çalışanlara hitap eden Fransız profesör kendi hayatından aktardığı örnekleri ve başka düşünürlerin tespitlerini de kullanarak insanın irade zayıflığıyla nasıl mücadele etmesi gerektiğini anlatır. Tembelliğe neden olan dış çevrenin tüm zararlı etkilerine karşı Payot’un önerisi şudur: İrade Eğitimi. Payot, yılların gözlemi ve deneyimi ile irade eğitimi savaşının her bir evresini ve yapılacakları tek tek anlatır. İrademiz ne kadar güçlü olursa hayatta sağlıklı, mutlu ve başarılı olma şansımız da bir o kadar artar.
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828,9bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum, müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... İçimizdeki şeytan yok... İçimizdeki aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var..." Bu romanında, toplumsal gündemin kişilikler üzerindeki baskısını ve güçsüz insanın "kapana kısılmışlığını" gösteriyor Sabahattin Ali. Aydın geçinenlerin karanlığına, "insanın içindeki şeytan"a keskin bir bakış.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019171,7bin okunma
Reklam
183 syf.
·
Puan vermedi
"Ne güzel bir şeker portakalı fidanıymış bu! Hem bak, dikeni de yok. Pek de kişilik sahibiymiş, şeker portakalı olduğu ta uzaktan belli. Ben senin boyunda olsaydım başka şey istemezdim.” “Ama ben büyük bir ağaç istiyordum.” “İyi düşün, Zezé. Henüz gencecik bir fidan bu. Bir gün koca bir ağaca dönüşecek. Seninle beraber büyüyecek. İki kardeş gibi iyi anlaşacaksınız. Dalını gördün mü? Bir tanecik dalı olsa da sanki özellikle senin binmen için hazırlanmış bir ata benziyor.” Zezé’nin yoksulluk, acı ve ümit dolu hikâyesi yazarın çocukluğundan derin izler taşır. Beş yaşındaki Zezé hemen her şeyi tek başına öğrenir: sadece bilye oynamayı ve arabalara asılmayı değil, okumayı ve sokak şarkıcılarının ezgilerini de. En yakın sırdaşıysa, anlattıklarına kulak veren ve Minguinho adını verdiği bir şeker portakalı fidanıdır…
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230,3bin okunma
382 syf.
·
Puan vermedi
Bir gün Sabâ Melikesi Belkıs'tan, Âdem'le Havva'nın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdem'de gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti.  Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya kalkışamadım.  Ne zaman ki, kalmak için değil uğrayıp geçmek için kadem bastığımız, kök attığımız değil kısa bir gölge saldığımız şu dünyada bir cennet sürgünüyle yazgılandığımı anladım ve Kelimeler Kitabı-çift isimler sahifesinde, Âdem'le Havva'nın yanına bir de Habil'le Kabil'i ekledim. O zaman anladım anlatma zamanının geldiğini.  Hikâyenin ismi düştü dilime bir gece: La.
Lâ: Sonsuzluk Hecesi
Lâ: Sonsuzluk HecesiNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202112,3bin okunma
111 syf.
·
Puan vermedi
Fareler ve İnsanlar, birbirine zıt karakterdeki iki mevsimlik tarım işçisinin, zeki George Milton ve onun güçlü kuvvetli ama akli dengesi bozuk yoldaşı Lennie Small’un öyküsünü anlatır. Küçük bir toprak satın alıp insanca bir hayat yaşamanın hayalini kuran bu ikilinin öyküsünde dostluk ve dayanışma duygusu önemli bir yer tutar. Steinbeck, insanın insanla ilişkisini anlatmakla kalmaz insanın doğayla ve toplumla kurduğu ilişkileri de konu edinir. Kitabın ismine ilham veren Robert Burns şiirindeki gibi; “En iyi planları farelerin ve insanların / Sıkça ters gider…"
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023172bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Merhamet zulmün merhemi olamaz! İstanbul'un kargaşası içinde sıradan bir yaşam süren İbrahim, çocukluk arkadaşı Hüseyin'in ölüm haberi üzerine doğduğu kadim kent Mardin'e gider. Onun, önce sevdaya sonra ölüme yazılmış, Mardin’de başlayıp Amerika’da sona ermiş hayatını araştırmaya koyulur. Böylece âdeta bir girdabın içine çekilir, tutkuyla ve hırsla gizemli bir kadının peşine düşer. Harese nedir, bilir misin? Develerin çölde çok sevdiği bir diken var. Devedikeni yedikçe ağzı kanar. Tuzlu kanın tadı dikeninkiyle karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gider. Kanadıkça yer, bir türlü kendi kanına doyamaz… Ortadoğu’nun âdeti budur, tarih boyunca birbirini öldürür ama aslında kendini öldürdüğünü anlamaz. Kendi kanının tadından sarhoş olur.Mardinli Hüseyin ile IŞİD zulmünü misliyle yaşamış Ezidi kızı Meleknaz’ın ve kelamın çocuklarının hikâyesi...
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,6bin okunma
375 syf.
·
Puan vermedi
Emir ve Hasan, Kabil'de monarşinin son yıllarında birlikte büyüyen iki çocuk... Aynı evde büyüyüp, aynı sütanneyi paylaşmalarına rağmen Emir'le Hasan'ın dünyaları arasında uçurumlar vardır: Emir, ünlü ve zengin bir işadamının, Hasan ise onun hizmetkârının oğludur. Üstelik Hasan, orada pek sevilmeyen bir etnik azınlığa, Hazaralara mensuptur. Çocukların birbirleriyle kesişen yaşamları ve kaderleri, çevrelerindeki dünyanın trajedisini yansıtır. Sovyetler işgali sırasında Emir ve babası ülkeyi terk edip California'ya giderler. Emir böylece geçmişinden kaçtığını düşünür. Her şeye rağmen arkasında bıraktığı Hasan'ın hatırasından kopamaz. Uçurtma Avcısı arkadaşlık, ihanet ve sadakatin bedeline ilişkin bir roman. Babalar ve oğullar, babaların oğullarına etkileri, sevgileri, fedakârlıkları ve yalanları... Daha önce hiçbir romanda anlatılmamış bir tarihin perde arkasını yansıtan Uçurtma Avcısı, zengin bir kültüre ve güzelliğe sahip toprakların yok edilişini aşama aşama gözler önüne seriyor. Uçurtma Avcısı'nda anlatılan olağanüstü bir dostluk. Bir insanın diğerini ne kadar sevebileceğinin su gibi akıp giden öyküsü...
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,7bin okunma
Reklam
246 syf.
·
Puan vermedi
Büyüğün küçüğü yendiği bir dünyadan, hızlının yavaşı yuttuğu bir dünyaya doğru gidiyoruz. Afrika sözünde söylendiği gibi, “O kadar hızlı gidiyoruz ki ruhlarımız arkada kalıyor.” Kemal Sayar, daha akıllı telefonların, daha hızlı internetin ve daha hızlı otomobillerin çağında yaşayan bizlere, üzerinde “Yavaşla!” yazan bir tabela gösteriyor âdeta. Hatırlamanın, o geniş şimdide yani anda olmanın, yavaşlığın keşfi ve keyfini sürmenin erdemleri üzerinde düşünmeye çağırıyor bizi. Herkesin zamansızlıktan yakındığı bu çağda; hız yapmanın zaman kazandırmadığını, o hızla benliğimizden, sevdiklerimizden ve biricik hayatımızı duyumsayarak yaşamaktan uzaklaştığımızı anlatıyor. Modern hayatın baş döndürücü hızından uzaklaşmak ve sevdiklerinin gözlerinin içine bakmak isteyenler için, kılavuz bir kitap.
Yavaşla
YavaşlaKemal Sayar · Kapı Yayınları · 20209,4bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
"Ağaçların bile sıhhatine imrenerek yürürdüm."
Roman, sakat bir gencin hastane kapılarındaki çilesini, aşkı, umudunu ve umutsuzluklarını anlatıyor. Toplumsal gerçekçilik diye tanımlayabileceğimiz türde bir roman. Çok güzel hastane ve insan tasvirleriyle, insanların çektiği acılarla, yoksullukla zenginlik arasında gidip gelen sorunlarla dolu ilginç ve etkileyici bir roman. Peyami Safa, Nâzım Hikmet’in arkadaşı ve dostuyken karşı saflara geçip büyük bir kalem mücadelesine başlıyorlar. Buna rağmen Nâzım Hikmet, Peyami Safa’nın özellikle “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" romanındaki pırıltıyı takdir edip, bunu yazılarında belirtmekten kaçınmıyor: “Ben Peyami'nin bu son romanını üç defa okudum, otuz defa daha okuyabilirim ve okuyacağım. Bu kitabın karşısında ben, yıldızlı göklerin sonsuzluğuna bakan ve o layetenahi (sonsuz) âlemde yeni pırıltılar, o zamana kadar hiçbir gözün görmediği acayip, fakat hakiki âlemler keşfeden müneccimin hayranlığını duymaktayım. Eğer ıstırabı, azabı ve neşeyi coşkun bir ciddiyetle duyan öz ve halis halk kitleleri okuma yazma bilselerdi, bu romanın, on bin, yüz bin, hatta bir milyon satması işten bile değildir."
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102bin okunma
236 syf.
·
Puan vermedi
Hayatındaki sorunları düşün; değersizlik duygun, sana zarar veren ilişkilerinden vazgeçemeyişin, başarısızlıkların, aynı hataları tekrar tekrar yapışın, başkalarına şefkatle yaklaşırken kendine acımasız oluşun, içindeki kaybolmayan öfke ve hatta kıskançlıkların... Bunları yaşamayı sen mi seçtin? Belki de geçmişte  yaşadıkların bugün böyle hissetmene neden oluyor. Bu kitap bizlere mucizeler vaat etmiyor, hiçbir şey mükemmel olmayacak, ancak şu anki durumdan daha iyi hissetmek, farkına varmak kesinlikle mümkün. Kitapla kalın.
Senin Suçun Değil
Senin Suçun DeğilBeyhan Budak · İnkılap Kitabevi · 20205,7bin okunma
416 syf.
·
Puan vermedi
Peyami Safa, bu eserinde birbirinden çok farklı karakterleri bir araya toplamış ve buradan yola çıkarak toplum, ahlaki değerler ve insan ilişkileri gibi birçok konuya değinmiştir. Psikolojik tahliller, ruhsal çözümlemeler, olayların kurgusallığı ve merak unsurunun hep ön planda tutulması eseri bende farklı kılan özelliklerdi. Yazar, kendi duygu ve düşüncelerini baş karakter olan, Samim üzerinden okuyucuya aktarıyor. Kitapta yer yer geçen, Samim'in ütopyası yani, Simeranya ve oranın nasıl bir yer olduğu hakkında bilgi veriliyor.
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,7bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Zaman, sessiz bir testere misali ömrü tükenmektedir. Akrep ve yelkovan arasında kalan her ân geçmişe dönüşmektedir. Vakti durdurmak mümkün olmadığından zamanı düzenlemek elimizdeki tek çare gibi görünüyor. Zamanı kazanmak için bile onu düzenlemek zorunda kalan insanın bu çabası sonucunda elinde sadece koşuşturma ve telaştan ibaret bir hayat kalıyor. Geçmiş ve gelecek arasında sıkışıp içinde yaşadığı zamanı öldüren herkese yol gösteren bir kitap. Okuyalım, Okutalım...
Zamanın Kıymeti-Pratik Baskı
Zamanın Kıymeti-Pratik BaskıAbdulfettah Ebu Gudde · Takdim Yayınları · 20195,7bin okunma
383 syf.
·
Puan vermedi
Kitap, on yedi hikayeden oluşuyor. Bazıları birkaç bölümde anlatılmış uzun hikayeler, bazıları ise bir bölümde bitirilen kısa hikayeler. Şizofreni, bipolar bozukluk, depresyon, panik atak ve travmalar gibi  birçok psikolojik rahatsızlık kitapta yer alıyor. Bakıldığı zaman birçok kişiye uzak konular gibi görünse de herkesin kendinden bir parça bulabileceği bir kitap. Kitapta işlenen her konunun ortak paydası; çocukluk travmaları. Her hastaya özellikle nasıl bir evde büyüdüğü, anne-baba ilişkileri ve çocukluğu soruluyor. Sevgisiz yetişen her çocuk ne yazık ki sorunlu büyüyor. Bu kişiler, hem iç dünyasında hem de insan ilişkilerinde yaralı oluyor. Gülseren Budayıcıoğlu, bu hastalarına ışık tutmak, yaşamlarına umut olmak istiyor. Hepsinin derdi birbirinden farklı. Fakat görüyorsunuz ki,  kişi isterse altından kalkabiliyor. Azıcık bir isteksizlik dahi iyileştiremiyor kişiyi. Gayret ederse başarıyor, yeni bir hayata adım atıyor.
Madalyonun İçi
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 202018,1bin okunma