İşin özüne inecek olursak, bütün insan etkileşimlerinin aslında bir manipülasyon olduğunu söyleyebiliriz. Bir başkasıyla, onu etkilemeden iletişim halinde olamayız.
...ama insanların her zaman annelerinin onları dünyaya getirdiği zaman doğmadıkları, yaşamın onları bir kez daha, hem de sık sık kendi kendilerinden doğmaya zorladığı düşüncesine kaptırdı kendini...sayfa 211
-iyileştim mi?
-Hayır. Siz farklı bir insansınız, ama herkes gibi olmak istiyorsunuz. Bu da bana kalırsa ciddi bir hastalıktır.
-Farklı olmayı istemek, bir hastalık mı?
-Evet, kendinizi herkes gibi olmaya zorlarsanız, öyle. Nevrozlara, psikozlara, paranoyalara yol açar. Doğayı çarpıtmaktır bu, Tanrı'nın yasalarına karşı gelmektir; dünyanın bütün dağlarında, ormanlarında, bir tek yaprağı bile bir başkasının tıpkısı olarak yaratmamıştır Tanrı...
Sayfa 175
Çok severek okuduğum harika bir kitap. Karakter yönünden çok güçlü ve zengin. Eski bir kavak ağacının yıkımı olayının etrafında birçok karakteri tanıyor ve bu karakterlerin ne kadar farklı hayatları, hayalleri, gerçekleri olsa da aslında hiçbirinin birbirinden bağımsız olmadığını alışılmışın dışında bir olay örgüsü ve kurgu ile görüyoruz.
Tabi bu da biz de derin düşünceler ve sorgulamalar oluşturuyor.