Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Abdulsamet Yolcu

Abdulsamet Yolcu
@abdulsametylc
Chess & History Gebze Teknik Üniversitesi Deprem ve Yapı Mühendisliği YL (ingilizce) instagram.com/tarihin_kalinti... youtube.com/@beginfinish289...
Hakiki rızık verdiğimiz zaman bize ihsan edilen Allah'ın rahmetidir; satın aldığımızda, ele geçirdiğimizde değil. Biz verdiğimizi sanırız ancak aslında Allah'ın rahmetini almışız.
Reklam
.... Hayır hayır. Dinin hükümleri evvela sizin için, kendiniz için var. Diğer insanların bulunduğu hali etiketleyesiniz diye konmamışlardır.
Bizler vicdan sahibi insanlarız. Bizim yüksek bir makama vereceğimiz bir hesap var; dolayısı ile vicdan seviyemizin de yaptığımız işlerde yüksek olması gerekiyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yeni yetişen bir genç, oturaklı bir profesöre sormuş; "Efendim bir kimsenin entelijansiyaya girmesi için ne yapması lazım?" Profesör de fayet kısaca, " Üç üniversite bitirmesi lazım," diye cevap vermiş. "İyi o zaman," demiş genç, "ben zaten birini bitiriyorum, hemen birine daha yazılayım." Bunun üzerine "Ben sizin üç üniversite okumanız gerektiğini söylemedim," demiş profesör. "Dedeniz, babanız ve siz üniversite mezunu olmalısınız, yani üç kuşak."
Maalesef Türk hak etmediği şeyleri de isteyen bir toplumdur.
Türkiye'nin en büyük özelliklerinden biri şudur: İnsanlar hiçbir imtihanın kurallarına riayet etmezler. Örneğin bir memuriyet imtihanına girerler, ânında torpil arayışına başlarlar. Araya milletvekilleri, bürokratlar konur. 1970'lerde, biz bir sınav komisyonundayken önümüze isimler getirip "Parti bunları istiyor," dediler; tabii itiraz ettik ve neticede kendi bildiğimizi yaptık. Seçimlerimizi yaptıktan sonra da merak ettik; "Kimmiş şu isimler?" diye açıp baktık. Gördük ki içlerinden kimisi zaten sınavı kazanmış. Bakınız; sınavı kazanacak olan da torpil arıyor, kazanamayacak olan da. Anadolu'da adettir bu. Maalesef Türk hak etmediği şeyleri de isteyen bir toplumdur.
Sayfa 172Kitabı okudu
Reklam
Kariyerlerin oturmadığı oturmuş kariyerlerin bile dağıldığı bir yer Türkiye. Burada gelir ve gidersin. Akıllı biriysen şayet, Türkiye'de bir yere geldiğin zaman bavulunu bir yere kaldırmazsın.
Türkiye'de ezik davranırsanız sizi ciddiye almazlar. Tevazunun ölçüsü vardır. Tevazuyla arogansı [kibir] birlikte götürmek lazımdır.
Hayat dar bir köprüdür. İmkanlar varsa da geçeceksin, yoksa da geçeceksin. Keza seninle aynı işi yapmak isteyen, aynı hedefe saldıran pek çok insan mevcut.
Bir yol tıkalıysa diğerinden gidersiniz, o da yoksa üçüncü yolu siz yaratırsınız. Bu, bütün hayatınız için geçerlidir. Ancak bir defa geçtiğiniz yoldan bir daha geri dönmeyeceksiniz! Çünkü lüzumsuz geri dönüş başarısızlıktır, tekrara düşmektir, ufku kapatmaktır.
Bakınız, Türkiye'de insanlar hep kabından çıkmak ister ama nasıl çıkacağını bilemez. Eğitimlisi de bilemez, eğitimsizi de.
Reklam
Ama Platon, hayatta işlerimizin ters gitmesinin sebeplerinden biri olarak planlarımız hakkında dikkatli ve uzun boylu düşünmememizi gösterir. Bu kadar basit bir şeyi, Platon'un çağından beri hâlâ düşünmüyor olabilir miyiz? Plan yapmayı bilmiyor muyuz hocam?
Çoğu insanın yol açmaya cesareti yoktur. Ya sağa döner ya sola; üçüncü bir yoldan yürümek istemez. Hep hazır yola sapmaya çalışır. Bu bir cüret, cesaret meselesidir. Ama şunu bilin ki, hayatta ancak kendi fillerini Alp Dağı’ndan aşıran, aşırmayı düşleyen insanlar başarılı olur.
Usta bir dalgıç dahi olsan denizle boğuşmaya kalkma çünkü selamet sahildedir.
Niye bizim de hekimimiz, eczacımız olmasın? Hani Söke'de Müslüman eczacı, hekim?.. Hekim deyince akla Perikli geliyor, eczacı deyince Nikolako geliyor. Niye Mehmed, Hasan, Osman gelmiyor? Söke ovası sular altında. Pek çok bataklık var. Niye bizim mühendislerimiz çıkmıyor, barajlar kurup Menderes Nehri'ni kontrol altına almıyor? Niçin uçsuz bucaksız Söke Ovası'ndan yeteri kadar faydalanılmıyor?
Hayatı boyunca çok arkadaş edinmiş, çok insana yardım etmişti babam ama hiçbiri cenazesine gelmedi
101 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.