Her ne kadar Birleşik Devletler demokrasi için gereken asgari
koşulları yerine getiriyor olsa da, ülkedeki politikaların dünya sahnesinde
sergilerneye değer nitelikte bir demokrasi ve açıklık anlayışını
desteklediği söylenemez. Birleşik Devletler stratejik olarak
açık demokrasinin güzel bir örneğidir ki burada toplum ülke içinde
açıklığı desteklerken uluslararası arenada açıklık politikalarını
ancak işine geldiğinde desteklemektedir. Mesela, Amerikan halkı
kendi ülkesinde birçok açıdan özgür olmanın keyfini sürerken,
Birleşik Devletler hükümeti Suudi Arabistan gibi diktatörlükleri
menfaatleri icabı hem askeri hem de parasal olarak desteklerneyi
sürdürmektedir. Stratejik olarak açık toplumlarda kanıtlandığı
gibi, yurt içinde uygulanan açıklık politikası yurt dışında aynı
toplumsal açıklığı desteklerneyi garanti etmez, Birleşmiş Milletler
(1948) Evrensel İnsan Haklan Beyannamesi ile temel politikalar
bağlamında bile aynı çizgide olmayabilir. Demokratik ideoloji ve
gerçek yaşam arasındaki hizipleşme çok derinlerde yatan bir sorunu
açığa çıkarıyor: Diktatörlüklerde ve demokrasilerde ideolojiye
yüklenen rol farklı olacaktır.