Ne için ve neyi beklediğini unutarak beklemek...
"Onların yaşamının yalnızca üç elementi vardı: Korku içinde yaşamak, ellerindekiyle yetinmek ve beklemek! Kendini belli etmek, farklılıklarını göstermek ve daha fazlasını, daha iyisini istemek henüz bu toparaklarada yasak ve günahtı... Ve tabi en önemlisi: Beklemek! Artık ne için ve neyi beklediklerini unutarak bekliyorlardı..."
Sayfa 272Kitabı okudu
"Yaşayacak kadar güçlü değil, ölmek de istemiyor!"
Sayfa 270Kitabı okudu
Oyunu doğuştan kaybedenler...
"Birini sevmenin onun en berbet yanlarını, hatta bazen insanı kahreden en boktan özelliklerini bile kabul edebilmek olduğunu bilerek doğmuş biriyim ben! Başka bir deyişle egosu gelişmemiş o salaklardan biri! Oyunu doğuştan kaybetmişlerden biri!"
Sayfa 256Kitabı okudu
"Analar, Allah'ın yarattığı en güçlü candır cihanda. Her mahlukun anası o mahlukların en kuvvetlisidir! Yüce Allah'ın kanunu budur. Boşuna cennet anaların ayağının altında durmaz ya!"
Sayfa 251Kitabı okudu
Ölüm...
"Yakınına sokulmadıkça kokusu duyulmayan mücerret bir koku gibidir ölüm."
Sayfa 229Kitabı okudu
Bazı erkekler ölürlerde aşklarını kimseye söylemezler.
Bir keresinde çoban çınarın yanına gelince çınar diye düşünmüş, belki kaval sesini seviyor demiş kendi kendine. Çınarın karşısına oturmuş üç gün üç gece kavalını çalmış.
Yağmur yağar mor sümbüller bitirir
Yel estikçe kokuların getirir
Sarıçiçek sarvan kurmuş oturur
Karışmış güllerin çimene dağlar..
Kutsal olan sevgidir, her iyilik, her güzellik bununla birlikte gelir.
"Yerdeki karıncaya basmayanlardandır"