Ne fark ederdi ki zaten ? Herkes ölüyordu nasıl olsa ; iyisi de kötüsü de , güçlüsü de zayıfı da , hayata dört elle sarılanı da yaşamı aşağılayanı da ... Herkes göçüp gidiyordu. Her şey göçüp gidiyordu.
Yalnız kalmadan hakiki mutluluğu bulmak mümkün değildi. Gökten düşen melek muhtemelen, diğer meleklerin henüz tatmadığı o yalnızlık duygusunu arzuladığı için Tanrı ' ya ihanet etmişti.
O tatmin olmamışlık , o tamamlanmamışlık duygusu vardı içinde , boğuk bir ses gibi , yapılmamış bir şeyin belli belirsiz çağrısı, ya da yapılması gereken bir şey olduğuna dair bir önsezi.
Kendini boşuna harcamış olur insan
Dilediğine erer de sevinç duymazsa.
Yıktığın hayat kendininki olsun daha iyi ,
Yıkmakla kazandığın şey kuşkulu bir mutluluksa.