Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Kışlık sarayların üzerine yürürken Yağız geceye durmaksızın yüz sürerken Sevdiğin hoş şarkıları mırıldanıyorum Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Yakındır soğuk soysuz kralın soytarıları Kırmızı karlarla halkın ümüğüne çökmesi.. Hazırız esaretle mücadeleye gerekirse savaşmak Ezilen halkları aydınlığa çıkaracak kahramanlıklarla Büyük kavuşma adına verilecek her bedel aşk coşkusudur Yüce zafer nişan almış parmağımda şerefin yüzüğü Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Bekle aylara kalmaz laneti görecekler Kral sana zulmün bedellini kaskatı öderken Tepesine mancınıklar kızılgerdan ateşi verince Saray susanların kiriyle yanacak gün seninle ışıyacak Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler
Yarım Kalmış Sözler..
Ve tutsaydı eğer sevdalılar verdiği tüm sözleri Dönmeselerdi yarı yoldan Aşk efendimiz olur, hükmü alırdı dünyadan Kalpte bi' yarasın sen, nası' kanar ah bilsen
Reklam
Ah,uzaktan nazik görünen aşk Nasıl da acımasız ve kaba denendiğinde.
Eyyy aşkkk duy sesimi :-)))
Ah aşkım, neden seninle balkonda oturup saatlerce sohbet etmiyoruz?. ..
Çeşmek Be-zen Sitare Ezmen Mekon Kenâre”
Seninle konuşurken Sitare Aklıma yıldızlar dökülüyor Bir çaresiz Zühre oluyorsun Babil caddelerinde Ateş gözlü kahinler koşuyorlar arkandan Binlerce meşalenin ışığı kımıldıyor saçlarında Gökyüzü salkım salkım Zigguratlar tıklım tıklım Dönüp dolaşıp dudaklarına takılıyor aklım Ah benim bu akıldan sıyrılmış aklım Kimi gün boşlukta konacak yer bulamayan Kimi gün inatçı yosunlar gibi kepez diplerine yapışan aklım Gözlerine baktığım zaman Sitare Bütün çöllere ay doğuyor Yoldaş ediyorum kendime İmrül Kays’ı Antere’yi A’şa’yı En kuytu vahaları dolaşıyorum Hangi vahaya gitsem çadırlar sökülmüş Sitare Çadırla su arasında bir cılga var O cılgada narin ayak izlerin var Durgun suya düşüp kalmış gözlerin var
Sofia'nın Aşkı/ *Serap Tiryaki*
Artık yeşeren her yaprakta baharın tadı vardı. Havadaki leylak kokusu ümitlerimi tazelerken, ayın gökyüzünde yıldızlarla dans edişini izledim. Aşk böyle bir şey olmalıydı, daha azı olamazdı; kabullenilemezdi. Biraz önce yattığım yerin yanına baktım. Hâlâ o sıcaklığa geri dönmek istiyordum ve bunu yapabilirdim. Ama onu uzaktan izlemeyi tercih ettim. Çünkü biliyordum ki, O artık benimdi.. ............................... Üzerine örttüğüm battaniyeyi kokladım bugün; tanıdık bir koku, tanıdık bir dost, arkadaş, sevgili, Aşk gibi kokuyordu. Ah Sofia seni ben nasıl kaybettim.. Bir ay değil bir ömür geçse de dönmeyeceksin biliyorum. Bense silmeyeceğim ikimizi bu sevdadan. Biliyorum birtanem ne kadar yazsam da görmeyeceksin ve o sonsuz kapı açılıncaya kadar bana geri dönmeyeceksin..Ahh Sofia! Sen beni nasıl terk ettin...
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.