Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cihangir Miyavlanması
Zaman: durmuş gibi  Cihangir'de pazar günü şaşkınım  Olmayan uykumu bölüyor bir akordeon sesi  Bir çocuk ufacık sarı saçlı  Eminim kara gözlüdür görünmüyor uzaktan gözleri  Görünmüyor ki  Sokak derin uykularda duyulmuş şey değil  Cihangir'de geldiğim günden beri  Gurbetliğimden beri  Son travesti son bira şişesini yere çaldığından bu yana  Kaç
"ZEHRA BOYU KAR...
kafaya koyduğumda yirmi bir falandı peki dediğinde taş çatlasın yirmi iki verirler mi bakalım diyordum kendime tamam istiyor da, kız öğrenci; hem öyle böyle değil zehir gibi evin büyük umuduydu zehra, küçük kızı daha iş kadını olacaktı, dolar üstünden maaşı daha özel sigortası, yemek çeki, arabası kendi ayakları üstünde bir dursun da koca
Reklam
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda, kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
Ne zaman canım sıkılsa gitmek isterim uzaklara; ne zaman seni düşünsem, ki düşünmesem olmuyor, gözlerin gelir aklıma, ah o çocuk gözlerin, tam göğsüme saplanır bıçak gibi sözlerin. Sen beni öldürüyorsun, sen bunu bilmiyorsun, sen beni öldürüyorsun, sen bunu hep yapıyorsun. Nazan Öncel 🎶🎶🎶🎶🎶 Biraz müzik 🎶 🎶
Seksen yaşındayım ve geçen yıl, yetmiş sekiz yaşında ölen eşim, son nefesini vermeye yakın, “var mı bir isteğin?” diye sorduğumda, kedilerden nefret eden bana dedi ki, “lütfen kedimize iyi bak…” Evimizdeki kedinin, eşimin değil, ikimizin de kedisi olduğunu, evladımız olduğunu daha yeni anlayabildim. Meğer bir kedide eşimin kokusunu, sevgisini,
ARADIĞIM CÜMLE: "ADALET" Parmaklarım kütüphanemde ki kitapların üzerinde dolaşırken aklıma takılan bir masalı arıyorum. Sonra "Ezop'tan iyi masalcı mı olur?" deyip aradığım masalı bulup başlıyorum yazmaya; Sarp kayalar üzerinde bir keçinin gezindiğini gören kurt, oralara tırmanamayacağını anlayıp seslenmiş keçiye ağzının
Reklam
Amatör 2
Ah kurtulsaydım bu gürültülü başımdan Ne olurdu sanki Onun yerine bir akvaryum taşırdım gövdemin üstünde kendi çiçeklerimi yetiştirirdim sulardım sık sık Suları taşardı bedenime arınırdım bu  yorgunluktan ümit dolardım Metalden yapılmış göğsümü de atmalı Yakmalı şu metali Yakmalı tüm geçmişi acıları tükenmişlikleri bir tek güzel olanlar
Başka bir dünya mümkün, Aşk'a bir dünya mümkün!
Fikrimin İnce Gülü Canım Bu gece yine uyuyakaldin kitabını okurken koltukta.Uyuyakalişlarini seyrediyorum senin, doluyor gözlerim.Evet, seyrediyorum seni ben; dalgınlığını, yorgunluğunu,bir bardağı iki elinle birden sarıp sarmalayip,suyunu öyle içerken ki çocuksuluğunu. Ne zaman'aç avucunu' diye fısıldasam sana, gülümsüyorsun ve usulca
Ne güzel anlatmış dimi .
Mesela bi arkadaşın aradığında çok kötüyüm dediğinde " Hemen geliyorum " diyemeyen insanlar var. Çünkü ben anneme saat erken bile olsa arkadaşım çok kötüymüş. Hemen gitmem gerekiyor dediğimde " Otur oturduğun yerde. Daha geçen gün çıktın ya dışarı " diyip azarlıyor... Ve ben o kapıyı çekip çıkamıyorum. Çünkü o zaman o kapı
Birkaç gün önce televizyonda gece denk geldi, dinledim gözyaşlarıyla... Yazan duyguları o kadar hissettirerek ifâde etmişki bir uygarlığın yıkılışını... Kahroldum... Önce biraz bilgi, ardında da metin... 604/1207 yılında dünyaya gelen er-Rundî, ışığın teker teker Endülüs şehirlerinden ayrıldığına şahit olur. Bu duruma dayanamayıp o yürek
254 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.